Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde görülen ve paniğe nedene olan yılanlarla ilgili konuşan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, "Ekolojik dengede eğer bir tür çok fazla çoğalıyorsa, ya onun biyolojik düşmanı ortadan kaldırılmıştır ya da güvenlik sorunundan dolayı belli bir araya sıkışmışlardır. Kirpileri öldürmesinler. Yılanların en çok korktuğu şey kirpilerdir" diye konuştu.
Yüksekova ilçesinin Yürekli köyündeki Yılanpınarı bölgesinde görülen çok sayıda yılan korkuttu. Vatandaşlar tarafından cep telefonu kamerasıyla görüntülenen yılanlar, paniğe neden oldu. Van YYÜ Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, konuya ilişkin açıklama yaptı. Prof. Dr. Aslan, bunun doğanın uyanışı olduğunu, yaban hayatında mevsime bağlı olarak leyleklerin gelmesinin baharın habercisi olduğu gibi, yılanların dışarıya çıkması, badem ağaçlarının çiçek açmasının da baharın habercisi olduğunu söyledi.
HER CANLININ EKOLOJİK DENGEDE BİR GÖREVİ VAR
Ekolojik dengede bütün canlıların kendi görevini yapmak üzere zamanı geldiği zaman yaşam alanlarında çoğalmaya gittiklerini belirten Prof. Dr. Lokman Aslan, yılanların da havaların ısınmasına bağlı olarak artık yumurtalarından dışarıya çıkıp yaşam alanlarına gittiklerini söyledi. İnsanların bu canlıların yaşam alanlarına gitmediği sürece herhangi bir tehlikenin söz konusu olmadığını belirten Prof. Dr. Aslan, bu hayvanların olmasının değil, olmamasının insanlar için aslında zararlı olduğunu, çünkü her canlının ekolojik dengede bir görevi olduğunu söyledi.
KİRPİLERİ YOK EDERSENİZ YILANLARLA MÜCADELE EDERSİNİZ
Prof. Dr. Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eğer siz yılanları yok ederseniz farelerle mücadele etmek zorunda kalırsınız. Ama nedense insanlar yılanları görünce öldürmekte ve adeta seferber olmakta. Fakat insanlar yılanların kendi sahalarına girip onları rahatsız etmediği sürece yılanlar gelip rahatsız etmezler. Yüksekova bölgesinde eskiden kirpiler vardı. Kirpiler yılanların en büyük düşmanlarıdır. Kirpilerin azalması ve göçmen kuşların da gecikmesi, yılanların daha fazla olmasına neden oldu. Yılan o bölgede bundan önce vardı, bundan sonra da var olacak. Herhangi bir tehlike olmadığı zaman havaların ısınması, fazla yağmur yağması, sel gibi olaylar, yılanları yerleşim alanlarına doğru getirebilir. Vatandaşların fazla telaşa kapılmasına veya bir olay varmış da bunun sonucunda bu hayvanlar gelmiş gibi davranmasına gerek yok. Ekolojik dengede eğer bir tür çok fazla çoğalıyorsa ya onun biyolojik düşmanı ortadan kaldırılmıştır ya da güvenlik sorunundan dolayı belli bir araya sıkışmışlardır."
NOHUT OLAN YERE YILAN GİRMEZ
Yılandan korkan vatandaşlar için önerilerde de bulunan Prof. Dr. Aslan, "Eğer vatandaşlar korkuyorlarsa evlerinin etrafına nohut eksinler. Biyolojik olarak nohut olan yere yılanlar gelmez. Sarımsak asılması gibi şeylere gelmez, yılan kokudan hoşlanmaz. Bunları yaptığımız zaman biyolojik olarak mücadele etmiş oluruz. Yılanı yiyen leylekler, sulak alanlar yok edilirse leylekler gelmezse bu gibi sorunlarla daha çok karşılayacağız. Yani yılanları öldürürsek farelerle uğraşmak zorunda kalacağız. Bu nedenle ekolojik dengeye müdahale etmemeli. Eğer siz sulak alanları yok ederseniz, göçmen kuşların buraya gelmesini engellerseniz yılanlarla farelerle uğraşmak zorunda kalırsınız" dedi.