Olay, Kayapınar ilçesi Diclekent Mahallesi'nde bulunan sitede meydana geldi. Binanın bodrum katında sokak kedilerini besleyen site sakinlerinden Aile Hekimi Esra Cebe, 5 Aralık'ta 'Melek' adını verdikleri kediyi 2 ayağı kesik buldu. Sitenin yakınında bulunan veteriner kliniğine götürülen kediye, veteriner Nurhan Kahraman ve veteriner sağlık teknikeri Tuba Göklü tarafından müdahale edildi. Ameliyat edilen kedi, gözlem altında tutulurken Cebe, karakola giderek şikayette bulundu. İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, olayı gerçekleştiren kişi ya da kişilerin yakalanması için çalışma başlattı. Gözlem altında tutulan kedi, önceki gün telef oldu.
‘KEDİNİN KESİK AYAKLARININ BULUNMAMASI BÜYÜYÜ DÜŞÜNDÜRÜYOR’
Kediye ilk müdahaleyi yapan Veteriner Nurhan Kahraman, Samsun'da da ‘Pamuk’ isimli köpeğin bacağının kesildiğini anımsatarak, “Büyü için mi yoksa başka bir şey mi için mi bilemiyorum. Arkadaşlarımızdan sadece bir duyum olarak aldık. Normalde hepsi de canice yapılan şeyler. Kulak veya kuyruk kesme ya da köpek ile kediye zarar verme bunların hepsi canice. İki bacağı kesilip, yaşadığı alanda bacaklarının bulunmaması böyle şeyleri bize düşündürüyor. Trafik kazası veya bisikletle ya da kapıya sıkışma olsa mutlaka bir motor yağı, benzin falan o tür kokular olurdu ama 'Melek' bize geldiğinde bacaklarının derisinin kağıt gibi kesildiğini gördük. O yüzden kasıtlı bir şekilde yapıldığını düşünüyorum. Biz sadece o deriyi bir araya getirdik. Canice kesilmiş. Çok kan kaybetmişti. Akciğerinde su toplanmıştı. Ödem dediğimiz tablo gelişti. Maalesef kurtaramadık. Elimizden geleni yaptık ama kaybettik ve çok üzüldük" diye konuştu.
‘GÜVERCİNİN KANADINDAN KAN ALDIRIP BÜYÜ YAZAN MEDYUMLA TANIŞTIK’
Veteriner sağlık teknikeri Tuba Göklü ise meslek hayatı boyunca böyle bir şeye denk geldiğini dile getirdi. Göklü, "İzmir'de çalışırken bir güvercinin kanadından kan aldırıp onunla büyü yazan medyumla tanıştık. Hepimiz şoka girdik. O kanla büyü yazdığını iddia etti. Bu büyüyle ‘adamı ipten alırım’ gibi söylemde bulunmuştu. Yani bunların başka bir adı yok, bu vahşettir. Keşke olmasaydı. 'Melek' konusu da bize aynı şeyi yaşattı. Çok üzüldük, maalesef yaşatamadık. Keşke daha farklı şekilde karşılaşsaydık 'Melek'le keşke araba çarpsaydı artık bunu diyorum. Keşke kapıya veya motora sıkışsaydı da müdahale edebilseydik. Kazara olduğunu bilseydik. Bunun bir insan tarafından canice kesilmesinin hiçbir vicdani boyutu yok. Büyüyle alakalı olarak bu ikinci oldu. Batıl inançlar biliyorsunuz, insanların ve maalesef toplumların ne kadar geride kaldığını gösteriyor. Bu bizi çok üzüyor. Keşke bu inanışlar olmasa" dedi.