Son dönemde artan kart borçları nedeniyle yasal takibe düşenlerin sayısında gözlemlenen yükseliş, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yeni önlemlerin devreye alınmasına yol açtı. Bu önlemler kapsamında, kredi ve kart borçlarına 60 ay vade ile yapılandırma imkanı getirildi.
1 Kasım itibarıyla yürürlüğe giren diğer bir düzenlemeye göre, kredi kartlarındaki azami akdi (alışveriş) faiz oranları, dönem borcuna göre değişiklik gösterecek. Düşük harcama yapıp, kart borcunun asgarisini ödeyenler, devreden borçları için daha düşük faiz oranlarıyla karşılaşacak. Böylece, borcu az olan kullanıcılar için faiz ödemeleri de azalacak.
Yapılan düzenlemeye göre, üç farklı harcama limiti belirlendi: 25 bin lira altı, 25 bin ila 150 bin lira arası ve 150 bin lira üstü. Bu limitlere göre uygulanacak faiz oranları da kademelendirildi. Uzmanlar, yeni uygulamanın kredi kartı borçlarındaki şişmenin önüne geçmeyi amaçladığını belirtiyor. Politika faizlerinin henüz düşmemiş olmasına rağmen, kredi kartı borçlarına ilişkin faizler referans faiz olan yüzde 3.11’den başlayarak belirlenecek.
Merkez Bankası, 24 Ekim'de referans oranı yüzde 3.11 olarak açıkladı. Bu durumda, 1 Kasım'dan itibaren dönem borcuna göre uygulanacak faiz oranları şöyle olacak:
- Dönem borcu 25 bin liranın altındaysa: Azami akdi faiz oranı yüzde 3.50, azami gecikme faizi yüzde 3.80.
- Dönem borcu 25 bin lira ila 150 bin lira arasındaysa: Azami akdi faiz oranı yüzde 4.25, azami gecikme faizi yüzde 4.55.
- Dönem borcu 150 bin liranın üzerine çıkıyorsa: Azami akdi faiz yüzde 4.75, azami gecikme faizi yüzde 5.05.
Kurumsal kredi kartlarında ise, dönem sonu borcunun ne olduğuna bakılmaksızın yüzde 4.75 akdi faiz ve yüzde 5.05 gecikme faizi uygulanacak. Ancak kredi kartından ve kredili mevduat hesabından nakit çekim faizleri değişmeyecek; azami akdi faiz yüzde 5, azami gecikme faizi ise yüzde 5.30 olarak sabit kalacak.
Düzenlemenin, sıkı para politikasının uygulandığı ve para sıkışıklığının yaşandığı dönemlerde reel sektörü ve vatandaşları destekleme amacı taşıdığı belirtiliyor. Faiz oranlarının düşmesi beklenen sene başında, vatandaşın rahat bir nefes alması ve alım gücünün korunması adına borç yapılandırmalarının olumlu bir adım olduğu ifade ediliyor. Bu sayede, bireyler harcamalarını daha iyi planlayarak kademeli bir şekilde borçlarını ödeyebilir ve bu durumun enflasyon üzerinde düşürücü bir etkisi olması bekleniyor.