Bildiğiniz gibi kripto madenciliği için son derece güçlü işlemcilere ve grafik işlemcilere sahip bilgisayarlar kullanılıyor. Hatta bu amaç doğrultusunda kripto madenciliği yapılan çiftlikler kuruluyor. Öte yandan Bitcoin, Etherium, Dogecoin gibi başlıca kripto para birimleri de hesap ve transfer doğrulama için işlemci gücünden faydalanıyor.
Ancak bu güçlü makineler haliyle enerji tüketimi konusunda da epey masraflı oluyor. Kripto madenciliği için tüm dünyada harcanan bu enerjinin doğaya zararlı olması, kripto karşıları tarafından sık sık vurgulanıyor. Bu yüzden kısa süre önce kripto para piyasalarında büyük bir çöküş yaşandığında, bu durumu doğa için iyi bir haber olarak görenlerin sayısı hiç de az olmadı. Peki kripto piyasasında yaşanan bu çöküş gerçekten de doğa için faydalı olabilir mi?
Bitcoin, Etherium, Dogecoin gibi tüm kriptolar birlikte hesaplandığında kripto ile bağlantılı işlemler her yıl toplam 300 terawatt elektrik tüketiyor. Bu elektrik çoğunlukla fosil yakıtlardan sağlandığı için kripto paralar, çevre kirliliğine sebep oluyor. Bitcoin’in yıllık karbon ayak izi yaklaşık 114 milyon ton. Bu da karbon ayak izi bakımından 380 bin uzay roketi fırlatılışına eşit.
Bu yüzden kripto piyasasında yaşanan çöküş sonrasında kripto transferinde düşüş yaşanması gerçekten de doğa için iyi haber. Çünkü transfer yoğunluğu düştükçe harcanan elektrik de düşüyor. Bu da yıllık karbon ayak izinin azalmasına sebep oluyor.