Birleşik Metal-İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi’nin (BİSAM) yeni “Asgari Ücret Araştırması”, 22 Aralık’taki üçüncü Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısı öncesi dikkat çekici veriler ortaya koydu. TÜİK’in “Tüketici Fiyat Endeksi Madde Fiyatları” ve “Tüketim Harcamaları” araştırmaları ve Çalışma Bakanlığı’nın “Asgari Ücret İstatistikleri”nden hesaplama yapan BİSAM’a göre, eşi çalışmayan ve iki çocuklu bir asgari ücretli kasım ayında eline geçen 2 bin 320 lirayla gıdaya günlük 22 TL ayırabiliyor. Buna göre üç öğün için kişi başına ayırabildiği tutar 5.6 TL, öğün başına tutar ise 1.85 TL’de kalıyor. Diğer detaylar şöyle:
KİRAYA 464 LİRA -
Türkiye genelinde ortalama kira bedeli 1113 TL’yi bulurken, asgari ücretlinin kira (gerçek ve izafi kira) için ayırabildiği tutar 464 TL. Konut, su, elektrik, gaz ve diğer yakıtlar ayırabildiği tutar ise 725 TL. - Çalıştığı işyerinin servis imkânı yoksa tek yönde bir belediye otobüs biletinin Türkiye ortalamasında 2.8 TL olduğu koşullarda, asgari ücretlinin ulaşım için ayırabildiği günlük tutar 2.31 TL. - Asgari ücretlinin çocuğunu okutması için aylık çocuk başına 10 TL ayırabilirken, kültür ve eğlence hizmetleri için ayrılabilen tutar ise aylık 6 TL. Oysa Türkiye’de sinema bileti ortalama 22 TL, tiyatro 56 TL. - Yine Asgari ücretlinin Kasım 2020’de ortalama fiyatı 3 bin 517 lira olan bir buzdolabını alması için, ev aletlerine ayırabildiği 37 lira ile 83 ay çalışması gerekiyor. Tek gelirli bir asgari ücretli ailesinin Türkiye’de en yoksul yüzde 20’lik dilim içerisinde yer aldığını hatırlatan BİSAM’ın 22 Aralık’taki pazarlık öncesi değerlendirmesi de şöyle:
BÜYÜMEDEN PAY
“İşçilerin talebi asgari ücretin, bir işçinin ailesi ile birlikte asgari olarak temel ihtiyaçlarını karşılayacak, işçiyi kimseye muhtaç etmeyecek bir düzeyde belirlenmesi ve sefaletin son bulmasıdır. Asgari ücretin ekonomik büyüme ve verimlilik artışından pay almaması, üretilen kaynakların belirli ellerde toplanması anlamına gelmektedir. Gelir dağılımını düzeltici bir rol oynaması beklenen asgari ücretin, açlık sınırının bile altında belirlenmesi vicdanları zedelemektedir. Asgari ücretin, temel gereksinimleri karşılayacak bir biçimde ele alınması gerekmektedir.”