LC Waikiki, Samsun Çarşamba’daki mağazasında reyon yöneticisi olarak görev yapan Muhammed Yavuz’un trajik intiharına dair detayları paylaştı. Şirket, Yavuz’un veda e-postasında bölge müdürünü suçlamasına rağmen, şirket içindeki mobbing iddialarının etik hattı veya üst düzey yöneticilere iletildiğine dair herhangi bir kayıt bulunmadığını belirtti.
LC Waikiki, süreci hem adli hem de kurumsal düzeyde şeffaflık ve kararlılıkla yönetme ve kamuoyunu bilgilendirme taahhüdünde bulunduğunu vurguladı. Yavuz’un intiharının ardından, şirketin tüm çalışanlarını derinden etkileyen bu trajik olayın ardından hem adli hem de kurum içi soruşturmaların başlatıldığını duyurdu.
Şirket, çalışanlarının mobbing gibi sorunları üst makamlara veya etik hattına bildirmeleri gerektiğini ve bu tür şikayetlerin ciddiye alındığını ve gerektiğinde müdahale edildiğini belirtti. Ayrıca, Yavuz’un görev süresi boyunca mobbing ile ilgili herhangi bir şikayetinin olmadığı ifade edildi.
LC Waikiki, adli soruşturmanın yanı sıra şeffaf ve emin bir şekilde yürütülen kurum içi soruşturmanın da devam ettiğini ve sürecin takipçisi olacaklarını duyurdu. Şirket, Yavuz’un eşi ve ailesiyle sürekli iletişim halinde olduklarını ve maddi ve manevi destek sağlayacaklarını belirtti.
ŞİRKET, YAVUZ'UN MOBBİNG İLE İLGİLİ BİR ŞİKÂYETİ BULUNMADIĞINI İDDİA ETTİ
Tez-Koop-İş Sendikası Genel Başkan Danışmanı Emirali Karadoğan, LC Waikiki ve benzeri büyük tekstil şirketlerinin çalışma koşullarını eleştirdi. BirGün gazetesine yaptığı açıklamada, LC Waikiki'nin etik hattına yapılan şikayetlerin yetersizliğine dikkat çekti.
Karadoğan, çalışanların mobbing kavramını yeterince anlamadığını ve Yargıtay'ın dar tanımının gerçek durumu yansıtmadığını belirtti. Ayrıca, intihar eden bir çalışanın mektubunda bahsedilen durumların, mobbingin açık örnekleri olduğunu ifade etti. Karadoğan, özellikle Anadolu'daki mağazalarda çalışanların yönetici baskısı altında olduğunu ve performansa dayalı ücret sisteminin, zaman zaman yöneticilerin alt kademedeki çalışanlara baskı yapmasına yol açtığını altını çizdi.
Mobbing şikayetlerinin yöneticiler vasıtasıyla iletilmesinin, sürecin şeffaflığını sorgulattığını ve şirketin, çalışanın şikayet etmediği yönündeki iddialarının, yaşanan olayların farkında olup olmadıkları sorusunu gündeme getirdiğini söyledi.
Karadoğan, konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı: "Çalışanların çoğu ne yazık ki mobbingin ne olduğunu bilmiyor, kaldı ki Yargıtay tarafınca kabul edilen mobbing tanımı oldukça kısıtlı. Oysaki yaşamına son veren çalışan arkadaşımızın mektubunda anlattığı her şey bir mobbing örneğidir.
Mobbing tarzı şikâyetlerin iletimi ve gerekli sürecin işletilmesi de müdürler üstünden sağlanır. Firma ‘Tarafımıza şikâyette bulunmadı’ derken tüm bu tarz şeyleri gözetmek zorunda mesela. 14 senedir sizin bünyenizde çalışan bir insan yaşamına son verecek raddeye geliyor… 'Firma tüm bu süreç içerisinde yaşananların ne kadarından haberdardı?' diye sormak lazım."
NE OLMUŞTU?
Çarşamba ilçesindeki bir LC Waikiki mağazasında reyon yöneticisi olarak görev yapan Muhammed Yavuz, işyerinde mobbinge uğradığını belirterek yaşamına son vermişti.
Yavuz bıraktığı e-postada "Bu bir intihar vakası değildir. cellatlığını E.C’nin yaptığı bir idam vakası" ifadeleriyle intiharından bölge müdürünü sorumlu tuttuğu belirtilmişti.