Muğla'nın Milas ilçesinde alevlerin yayıldığı, "Mandıra Filozofu" filminin de çekildiği Çökertme Koyu 2 Ağustos gecesi tamamen yandı. Filmin başrol oyuncusu Müfit Can Saçıntı ise soL'da bir yazı kaleme aldı. Saçıntı, filmin asıl başrolünün ormanlık alan olduğunu söylediği yazısında, "Yok öyle sistemden kaçıp bir kulübeye sığınmak. Bu kapitalist düzen veya kapitalist düzensizlik orman yangını şeklinde gelip seni kulübede buluyormuş" ifadelerini kullandı.
Saçıntı'nın yazısı şöyle:
Filmin başrolü ben değildim. Mandıra Filozofu filminden bahsediyorum. Filmin başrolü o güzel manzaralı ormanlık araziydi. Sırf bu yüzden iki sene bu ormanlık araziyi aradık. İlk sene bulamayınca filmi çekmekten vazgeçtik. O kadar önemliydi. Olmazsa Olmazdı. Olamazdı. İki sene arayıp bulduğumuz o güzel ormanlık arazi, iki saatte yandı bitti kül oldu.
Filmin diğer başrolü Rasim Öztekin abimdi. O da bir koca çınardı. Bir çınar gibi tek ve hür ve bir orman yangını gibi aniden çekti gitti. Ardında bir aydınlık bırakarak.
Israrla eski Türk filmlerini seyredenlere rastlıyorum bazen.
“Biz filmi seyretmiyoruz ki abi” diyorlar “biz eski İstanbul’u seyrediyoruz“
Bundan sonra bizim filmi seyredenler de hikaye için, oyuncular için değil de o yanan, o güzel ormanlar için seyredecekler belki de...
O zaman geldiğinde, ormanların neden yandığını ve neden söndürülemediğini daha net bilecekler.
Bugün havada kelimeler uçuşuyor.
Küresel ısınma diyorlar.. Uçak fiyatlarından bahsediyorlar.. Uçak kiralamalardan bahsediyorlar.. Orman yangınlarıyla mücadelenin özelleştirilmesinden bahsediyorlar. Yanan ormanlara otel dikilmesinden bahsediyorlar... maliyet yüzünden işten çıkartılan pilotlardan söz ediyorlar...
Bu cümlelerde geçen kavramlar hangi sistemin kavramları?
Orman yangınları için bir sorumlu bir suçlu aranıyor. Şu havada uçuşan kelimelere bakarak arayalım suçluyu, tıpkı bir kelime bulmacası gibi...
Hani bazı kelimeleri birleştirip anlamlı bir cümle elde ederiz ya.. havada uçuşan cümleleri takip ettiğimizde bir tek kelimeye ulaşıyoruz: kapitalizm!
Bana hep soruyorlar; “Gerçek hayatta Mandıra Filozofu gibi yaşamak mümkün mü?”
Hep diyordum; “Bu sistemde Mandıra Filozofu olmak için bile para lazım. Çünkü O araziyi almak için de para lazım”
Artık şunu da eklemek istiyorum; Meğer ayrıca yangın uçakları, yangın helikopterleri filan da lazımmış. Yangınla mücadele organizasyonu da lazımmış.
Yok öyle sistemden kaçıp bir kulübeye sığınmak. Bu kapitalist düzen veya kapitalist düzensizlik orman yangını şeklinde gelip seni kulübede buluyormuş.