Cumhuriyet yazarı Murat Ağırel, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede, Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne (ABB) ait meclis üyelerinin ve bir vakfın yöneticilerinin, imar planı değişiklikleri yoluyla 50 milyon liralık rant sağladığını öne sürdü. Ağırel, eski ABB Başkanı Melih Gökçek dönemindeki yolsuzluk iddialarına dair, "Eğer Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş bu durumu savcılığa şikayet etmeseydi, büyük ihtimalle takipsizlik kararı verilecekti" diyerek dikkat çekti.
Ağırel, "Ankara'da konuşulan iddianame" başlıklı yazısında, şu detaylara yer verdi:
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, ABB meclis üyelerinin ve bir vakfın yöneticilerinin, imar planı değişiklikleri ile büyük bir rant elde ettikleri iddia ediliyor. İddianameye göre, bir arsanın emsal değeri olağanüstü bir şekilde 0.50'den 2.00'ye çıkarılmış. Bu değişiklik sonucunda arsa sahipleri büyük kazanç sağlamış.
Vakıf yöneticilerinin, vakfın kaynaklarını kendi yakınlarına devrederek hem hukuku ihlal ettikleri hem de kamu yararını hiçe saydıkları belirtiliyor. Bu süreçte, vakıf yöneticilerinin aile üyelerinin de rant çarkına dahil olduğu öne sürülüyor. Savcılık, bu imar değişikliğiyle 50 milyon TL’lik bir rant yaratıldığını tespit etmiş. Kazanç ise vakfın kaynakları üzerinden belirli şahıslara aktarılmış. Bu işlemler, belediye meclisinden hızlıca geçirilen kararlarla tamamlanmış. Normalde aylar sürebilecek bir imar süreci, dokuz günde bitirilmiş.
İddianameye göre, devirlerin yüzde 80’inin vakıf çalışanları ve ABB çalışanlarına yapıldığı, vakfın içinin boşaltıldığı ifade ediliyor. Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Bulut ve yetkili Veysel Özen’in, vakfı 15 milyon 400 bin TL zarara uğrattığı, güncel zarar miktarının ise 50 milyon TL’ye çıktığı belirtiliyor.
Mehmet Pamuksuz’un adı da iddianamede yer alıyor. Gülbağ Yapı Kooperatifi Başkanı olan Pamuksuz, aynı zamanda dönemin belediye teftiş kurulunun başkanıydı. Kooperatif üyeleri arasında, FETÖ’den ceza almış eski Adalet Bakanlığı yetkilileri ve Ergenekon soruşturmasında yer alan kişiler olduğu ifade ediliyor. Pamuksuz, Gökçek döneminde bu isimlerle yan yana çalışmış.
Ağırel, Pamuksuz’a iddianameyi ve yaşananları sorduklarını ve Pamuksuz’un işlemlerin mevzuata uygun olduğunu savunduğunu, o dönemdeki imar artışı kararının alındığı oylamadan habersiz olduğunu belirttiğini aktarıyor.
Son olarak, Ağırel, bu olayların bir vakıf içi çekişme sonucu savcılığa yansıdığını ve eğer Mansur Yavaş, bu durumu savcılığa bildirmeseydi büyük ihtimalle takipsizlik kararı verileceğini vurguluyor. Ağırel, tüm bu gelişmeleri "Kocaman bir ‘Olacak O Kadar’ skeci içerisinde yaşıyor gibiyiz" diyerek değerlendirdi.