CHP Milletvekili Hasan Öztürkmen, 6 Haziran’da TBMM Genel Kurulu'nda Et ve Süt Kurumu'nun ithal ettiği etler üzerinden yapılan et vurgununu anlattı. Öztürkmen konuşmasında, "Bazı AKP'liler yolsuzlukta, hırsızlıkta, haksızlıkta ustalaştılar" deyince CHP ile AKP grupları arasında gerginlik yaşandı. AKP Milletvekili Haluk İpek, CHP’li Öztürkmen’in konuşması boyunca yerinden sataşmalarını sürdürdü.
CHP’li Öztürkmen, 7 Haziran’da Meclis TV'den ve TBMM Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Başkanlığı'ndan, tartışmaların yaşandığı andaki genel kurul görüntülerini talep etti. Ancak görüntülerin kırpılarak gönderildiği öğrenildi. Gönderilen videoda, CHP ile AKP grubu arasında yaşanan tartışmaya ve AKP sıralarından gelen sataşmalara ilişkin anların yer almadığı bildirildi.
TALEP GÖRMEZDEN GELİNDİ
Öztürkmen, ikinci bir talepte bulunarak videonun tamamının kendisine verilmesini istedi ancak isteği karşılanmadı. Talebin karşılanmamasına gerekçe olarak ise Öztürkmen’e, "Başka vekillerin konuşma görüntülerini size veremeyiz" denildi. Gerekçeye tepki gösteren Öztürkmen, üçüncü bir yazılı talepte bulundu. Öztürkmen’in talep yazısında, özetle şunlar kaydedildi:
"Kendi konuşmalarım, bana yönelik sataşmalar, grup başkan vekilimizin benim konuşmam üzerine yaptığı açıklamalar ve AK Parti grup başkanının benim de adımı vererek ifade ettiği konuşmalar, benim konuşmama ait görüntülerdir. Benimle ilgili videoların sansürlenmesini kabul etmiyorum."
Yazılı talebin yanı sıra yetkililerle de görüşme yaptığı belirtilen Öztürkmen’e genel kurul görüntüleri ısrarla iletilmedi. Duruma tepki gösteren Öztürkmen, yaşananların, "Sansür" olduğunu belirterek genel kuruldaki tartışmaların kamuoyundan kaçırılmak istendiğini savundu.
GİZLENECEK BİR ŞEY Mİ VAR?
Öztürkmen yaşananlara ilişkin şunları söyledi:
"Bir milletvekilinin, kendi katılsın ya da katılmasın, mensubu olduğu TBMM’nin bir oturumuna ilişkin görüntü talep etmesinden daha doğal ne olabilir? Zaten anlaşılmaz bir kararla TBMM TV akşam 21.00’den sonra canlı yayını kesiyor. Bu milletin Meclisinde milletten gizlenecek bir şey mi var? Hem benim hem de kamuoyunun kendi Meclisinde yaşanan her saniyeden haberdar olma hakkı yok mudur?"