Karar gazetesi yazarı Mehmet Ocaktan, bugünkü yazısında siyasetçilerin özellikle de iktidarın kullandığı dili eleştirdi. Siyasetteki zihniyet savrulması nedeniyle memlekette herkesin bir çıldırmışlık hali yaşadığını ifade eden Ocaktan, “Sadece son beş yıl içindeki siyasetin, özellikle de iktidarın söylem çılgınlığına bakmak bile bu toplumun nasıl ağır bir ruh çöküntüsü yaşadığını net olarak ortaya koyacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Ocak’tan Konya’da katledilen doktor Ekrem Karakaya cinayetini hatırlatarak “Bu olay asabı bozuk bir manyağın işlediği cinayetten ibaret değil elbette. Arkasında genetiği bozulmuş bir siyasetin yarattığı kirli iklim var, toplumsal hastalıklarımız var. Hatırlayalım, özellikle iktidar erki son beş yıldır “Varsın giderlerse gitsinler…” benzeri söylemlerle doktorları itibarsızlaştırıyor, dahası Türk Tabipler Birliği’ni terörle iltisaklandıran beyanlarda bulunuyor” dedi.
Ekrem Karakaya için greve giden sağlık emekçilerini hedef alan Kayalar Camii’nin imamı Ahmet Gür’ün “Bir doktor öldürüldü diyerek hastanelerin hiçbir tanesi görev yapmadı. Bu kadar fırsatçılığa da gerek yok. Bu doktorların daha fazla öldürülmesini getirir. Sen öldürmez misin, sövmez misin, dövmez misin? Herkes akıllı olsun kardeşim” sözlerini hatırlan Ocaktan yazısına şöyle devam etti:
"Bu nasıl bir ruh halidir ki Kur’an’ı ve Hz. Peygamberin sünnetini insanlara anlatmakla görevli bir imam, kendisini hiçbir vicdan ve ahlakla sınırlı hissetmeden böylesine vicdanları yaralayan sözler söyleyebiliyor. Bu sadece bir imamın kabahati değil elbette, onu besleyen, böyle konuşması konusunda yüreklendiren bir iklim var. Milletin yarısının ötekileştirildiği, iktidarı eleştiren herkesin ‘terörist’ algısına muhatap kılındığı bir ortamda, Anadolu’nun bir köşesindeki imam da büyüklerine bakarak katledilen doktorumuz için hakaret sırasında yerini alıveriyor.
Hemen belirtelim, hangi ülkede olursa olsun böylesi bir gidişatın faturası iktidara kesilir. Hal böyleyken, iktidarın yönetim kademesinde “milletin yarısını hedefe koyarak bir yere gidemeyiz” diyebilecek bir iradenin kalmamış olmasıdır."