SAĞLIK BAKANI’NIN YANITI VE TEPKİLER
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala'nın 5 yaş altı çocuk ölümlerini azaltmak için bir eylem planları olup olmadığına dair sorusuna, bebek ölümlerindeki artışın 6 Şubat 2023'te meydana gelen ve 11 ili etkileyen depremlerle bağlantılı olduğunu belirtti. Memişoğlu'nun bu açıklamasına tepki gösteren Pala, Bakan'ın çocuk ölüm hızındaki artışı sadece depremlerle açıklamasının, diğer sorunları göz ardı ettiğini öne sürdü.
ÇOCUK ÖLÜMLERİNDEKİ ARTIŞ
Pala, Türkiye'de, aralarında depremden etkilenen illerin de bulunduğu 51 ilde 5 yaş altı bebek ölümlerinin endişe verici bir şekilde arttığını vurguladı. 2023 yılı itibarıyla 81 ilde hem bebek hem de 5 yaş altı ölüm hızında artış görüldüğünü ifade eden Pala, depremin doğrudan etkilediği 11 ilde, deprem sırasında 2 bin 876 çocuğun yaşamını yitirdiğini kaydetti. Ancak depremden etkilenmeyen 40 ildeki artışa yönelik bir yanıt verilmediğini belirtti.
VERİLER VE SONUÇLAR
2022 yılında depremden etkilenen illerde toplam 3 bin 656 çocuk ölümü varken, bu sayı 2023'te 6 bin 393'e yükseldi. Depremde ölen çocuklar hariç tutulduğunda, 5 yaş altı çocuk ölümlerinin tüm illerde arttığı gözlemlendi. En büyük artış Kahramanmaraş ve Malatya'da gerçekleşti. Bu durum, çocuk ölümlerindeki artışın yalnızca depremlerle açıklanamayacağını ortaya koydu. Cumhur İttifakı'nın uyguladığı sosyal ve sağlık politikalarının, deprem sonrası çocukları koruma konusunda yetersiz kaldığı eleştirisi yapıldı.
GELİR VE SAĞLIK EŞİTSİZLİKLERİ
Beş yaş altı çocuk ölümleri, gelir ve sağlık eşitsizlikleri ile doğrudan ilişkilidir. UNICEF raporlarına göre, en yoksul hanelerdeki çocukların 5 yaşından önce ölme olasılığı, en zengin hanelerdeki çocuklardan 2,1 kat daha fazladır. Türkiye'de 2013 yılında en yüksek gelir grubundaki çocukların ölüm hızı binde 8 iken, en düşük grupta bu oran binde 28 olarak belirlenmiştir. Ancak, bu verilerin 2013 sonrasında açıklanmadığı dikkate değerdir. Yoksul ailelerde doğan çocuklar, orantısız bir şekilde yüksek 5 yaş altı ölüm yükü taşımaktadır.
Sonuç olarak, Sağlık Bakanı'nın çocuk ölümleri artışını yalnızca depremlerle açıklaması, diğer önemli sorunların göz ardı edildiğini göstermektedir. Sağlık alanındaki olumsuz veriler, önleyici bir politika çerçevesi oluşturulmasını ve eylem planlarının hayata geçirilmesini zorunlu kılmaktadır. Görmezden gelinen veriler, hükümetin çocuk ölümlerindeki artıştan sorumlu olduğunu ve bu durumu düzeltmek için gerekli adımları atmaktan kaçındığını ortaya koymaktadır.