TELE1 Televizyonu'nda yayınlanan "18 Dakika" programında ABC Gazetesi ve TELE1 Genel Yayın Yönetmeni ile Prof. Dr. Emre Kongar, Birleşmiş Milletler görüşmeleri başta olmak üzere gündemi değerlendirdi.
BM'nin tarihinden bahseden gazeteci Merdan Yanardağ, BM toplantısının dünya toprağı sayıldığını ve BM'de temsi edilen bütün ülkelerin sandalyelerinin dolu olduğunu söyleyerek Kaddafi'nin ve Castro'nun da tarihi konuşmayı yaptığını hatırlattı. Yanardağ, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da böyle bir tarihte boş sıralara konuştuğunu belirterek yine aynı durumun yaşandığını ifade etti.
'SÜZME CAHİL İLE AYAK ÜSTÜ MUHABBETİN ÖNEMLİ HALE GELDİĞİ BİR KONUMA DÜŞÜRÜLDÜ TÜRKİYE'
Yanardağ şöyle devam etti:
"Bu hafta Almanya ziyareti olacak ve büyük protesto düzenlecenek. İstemiyorlar. Parlamentodaki partiler Erdoğan adına verilecek yemeğe katılmayacaklar. Merkel'in de katılmama ihtimali var ve bu ihtimal bile Türkiye'nin saygınlığını zedeleyen bir ziyarete dönüştü. Bütün dünyada saygınlığını kaybetmiş bir ülke haline geldi Türkiye. Erdoğan'ın konuşmasındaki haklı nedenlerle birlikte kendi ülkesindeki profil çok farklı."
'TÜRKİYE CUMHURİYETİ TEMSİLCİSİ OLARAK BM'DE ÖZGÜRLÜK NUTUKLARI ATIYORSUNUZ...'
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM'deki konuşmasının kendisini şaşırttığının altını çizen Prof. Dr. Emre Kongar, "Sayın Erdoğan'ın beni çok şaşırtan bir şeyi oldu. İnsan hakları demokrasi, adalet ve özgürlük vurgusu yaptı. Öyle bir ülkedeyiz ki oğluna pantolon alamadığı için intihar eden babayı haber yapan gazeteci gözaltına alınıyor. Yetmiyor! Rize'de belediyenin kestiği ağacı haberi yapan gazeteci karakola çağırılıyor AKP'li belediye başkanı'nın hedef göstermesiyle. Aynı ülkede af yasası çıkarmak istiyorlar ama anayasa bunun için özel çoğunluk istiyor. Sağlamayacakları için her zaman yaptıkları gibi ceza indirimi yasası deyip torbacı, kadın satıcısı, iti kopuğu salacak tasarı hazırlıyorlar. Bir de diyorlarki 'devlete karşı işlenen suçlar ve bireysel suçlar ayrıdır'. Yahu, terör örgütü için cinayetler işleniyor. Bunun için ne diyeceksniz. Terör örgütüne üye olmadan terör örgütü lehine destelemek diye bir yasa maddesi çıkarttılar. Siz önceden kasti olmadığı iddiasıyla kasti katilleri dışarı bırakacaksnız ama 'terör örgütüne üye olmadan destek oldun' deyip gazetecileri içeri atacaksınız. Türkiye Cumhuriyeti temsilcisi olarak BM'de adalet ve özgürlük nutukları atıyorsunuz. Dünya basınında da bu mesele ele alındı. Bizimkiler de Trump'la el sıkıştı diye haber yapıyor. " dedi.
'BU KARAR TSK'DA ÇAĞDAŞLIĞIN DURMASI ANLAMINA GELİYOR'
TSK'da Hava Kuvvetlerine kadın pilot alınmayacağı şartını değerlendiren Kongar, "Tarihsel olarak daima çağdaşlıktan yana olan TSK, kadınların özgürlüğünden yana olan TSK, malesef artık Türkiye'de insan hakları ve kadın-erkek eşitliği noktasında geri götüren kararlar alıyor. Pilotlar için erkek olma şartı getiriliyor. Bu karar TSK'da çağdaşlığın durması anlamına geliyor. Bunun için çok üzgünüm!" yorumunda bulundu.
Yanardağ da konuya ilişkin "utanç verici bir gelişme" değerlendirmesinde bulundu
'BİR RULET SALONUNA DÖNDÜĞÜNÜ GÖSTEREN BİR GELİŞME'
Dünyanın en büyük ikinci borsası olan Nasdaq'ın İstanbul Borsası'ndaki yüzde 7 hissesini satarak çekilmesini elen alan Yanardağ, "Türkiye'den sermaye kaçışının olduğunu gösteriyor hem de İstanbul Borsası'na Nasdaq'ın ortak olması önemliydi. Krizin derinliğini gösteren önemli bir gelişme olarak görüyorum. İstanbul Borsası'nın güvenirliğinin ortadan kalktığı, bir rulet salonuna adeta bir kumarhanaye döndüğünü gösteren bir gelişmedir" dedi.
Milli Parkların, doğal sit alanlarının tahsis etme yetkisini üzerine alana AKP'li Cumhurbaşkanı'nın bu adımını eleştiren Kongar, "Cumhurbaşkanı bir kararnameyle Milli Parkları ki bunların bazıları doğal sittir bunları turizme tahsis etme yetkisini üzerine aldı. Dilek Yarımadası var mösela burası hemen tehlikede, 3-4 koyu vardır. Efes gibi." dedi. Kongar, Cumhurbaşkanı'na turistlik tesis yapmak konusunda da güvendiğini söyleyerek bu adımın getireceği doğa talanının öngörüsünde bulundu.