Türk-Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı etiketleyerek “MEB teşkilatlarında KRİPTO FETO'cü bir yapının varolduğunu ve kendisinin de büyük önem verdiği toplumdaki milli birlik ve beraberlik ruhunu sabote ettiğini bildireceğiz. Sayın Cumhurbaşkanı’nın, kendisinin de defalarca dile getirdiği eğitimdeki aksamaların öncelikli nedeninin, liyakat esası yerine ‘benim adamım’ esasına göre atanan yandaş beceriksiz yöneticiler olduğunu bir kez daha duyuracağız. Ve sayın Cumhurbaşkanı’ndan, MEB teşkilatlarına çöreklenmiş bu kripto yapıyı temizlemesini isteyecek, aksi halde Türkiye’mizin yakalamış olduğu YENİ DÖNEM RUHU’nun asla hayat bulma imkanının olamayacağını bildireceğiz” dedi.
Hükümetin Milli Eğitim Bakanlığı kadrolarında kendisine yakın isimleri atamasına bir tepki de MHP'ye yakınlığıyla bilinen Türk Eğitim Sen'den geldi. Genel Başkanı Talip Geylan, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, hükümeti ağır bir dille eleştirdi. Geylan, MEB yönetici atamaları mülakatlarının sonuçlarının açıklandığı ve yıllardır yaşanan ötekileştirmenin tam gaz devam ettiğini belirterek, Bakanlık teşkilatlarında kripto FETÖ' cü bir yapının olduğunu söyledi.
Geylan'ın AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı etiketleyerek attığı tweet'ler şöyle:
“MEB yönetici atama mülakat sonuçları açıklanıyor. Sonuçların neden liste halinde yayınlanmadığı ise ortaya çıktı; şu ana kadar gelen bilgilere göre, yıllardır yaşanılagelen ötekileştirme tam gaz devam etmekte. Adeta, bir sözde sendika tarafından ince ayarla hazırlandığı anlaşılan puanlamalar yapılmış. Hangi okula kimin atanacağı ya da atanamayacağı milim milim hesap edilerek adaylara puanlar verilmiş. Yarın öncelikle MEB'den sonuçların tüm valilikler tarafından liste halinde yayınlanmasını isteyeceğiz. Yayınlanmaz ise il il kendi tespitlerimizi yapacak ve kamuoyu ile paylaşacağız.
Ve devamında da düzenleyeceğimiz bir kampanyayla Sayın Cumhurbaşkanı'na çağrıda bulunarak, MEB teşkilatlarında KRİPTO FETÖCÜ bir yapının var olduğunu ve kendisinin de büyük önem verdiği toplumdaki milli birlik ve beraberlik ruhunu sabote ettiğini bildireceğiz. Sayın Cumhurbaşkanı'nın, kendisinin de defalarca dile getirdiği eğitimdeki aksamaların öncelikli nedeninin, liyakat esası yerine ‘benim adamım' esasına göre atanan yandaş beceriksiz yöneticiler olduğunu bir kez daha duyuracağız. Ve sayın Cumhurbaşkanı'ndan, MEB teşkilatlarına çöreklenmiş bu kripto yapıyı temizlemesini isteyecek, aksi halde Türkiye'mizin yakalamış olduğu YENİ DÖNEM RUHU'nun asla hayat bulma imkanının olamayacağını bildireceğiz.
Eğitim camiası, bu ayrımcılığı ve ötekileştirmeyi artık kaldıramayacaktır. Çocuklarımızın geleceğini inşa eden eğitim hayatımız, birilerinin pis koltuk iştahının tatmin aracı olamaz, değildir!
İşte bir örnek: Bursa'da bir öğretmenimiz,Eğitim Yönetimi alanında tezli yüksek lisans mezunu ve aynı alanda doktora öğrencisi. Md. Yrd.olmak için girdiği mülakatta yetersiz görülerek geçen yıl 41,2 puan alıyor, bu yıl ise 44,6 puan veriyorlar. Ayıptır! İşte bir başka örnek daha: Yüksekova'da PKK'ya karşı aslan gibi durmuş öğretmenimiz, memleketi Samsun'a geldikten sonra yazılı sınava giriyor 80 puan alıyor; ama mülakatta 55,6 puanla geride bırakılıyor. Şu durumda, PKK mı daha zalim, mülakat ahlaksızlığı mı?”