Moldova Cumhurbaşkanı Maia Sandu, seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından ikinci kez göreve geldi. İkinci tur seçim, ülkenin uzun vadeli jeopolitik konumunu Rusya mı yoksa Avrupa mı yöneteceği açısından önemli bir gösterge olarak değerlendiriliyordu. Ön sonuçlar, Moldova'nın Avrupa Birliği (AB) hedefleri doğrultusunda önemli bir adım attığını ortaya koydu.
AB yanlısı olan Maia Sandu, pazar günü düzenlenen ikinci tur oylamada, Sosyalist Parti'nin Rus yanlısı adayı Alexandr Stoianoglo ile karşı karşıya geldi. Merkez Seçim Komisyonu, oyların yüzde 97'sinin sayıldığını ve Sandu'nun oyların yüzde 54,35'ini alarak önde olduğunu bildirdi. Analistler, Sandu'nun yeniden seçilmesinin neredeyse kesinleştiğini belirterek, bu sonucun uzun vadede AB gündemi için önemli bir destek olacağını vurguladı.
Sandu, zafer konuşmasında, "Bugün, sevgili Moldovalılar, tarih kitaplarına yazılmaya değer bir demokrasi dersi verdiniz. Özgürlük, gerçek ve adalet galip geldi," dedi.
Moldova, 2030 yılına kadar AB'ye katılmayı planlıyor. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana Batı ve Rus yanlısı politikalar arasında gidip gelen Moldova, Sandu yönetiminde, komşusu Ukrayna'daki savaşın gölgesinde Moskova'nın etkisinden çıkmak için çabalarını hızlandırdı.
Sandu'nun seçim zaferinin ardından, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, X platformunda yaptığı paylaşımda Sandu'yu tebrik ederek, "Bu seçimde karşılaştığınız zorlukların üstesinden gelmek için nadir bir güç gerekir. Moldova ve halkı için Avrupa geleceğine doğru sizinle çalışmaya devam etmekten mutluluk duyuyorum," ifadelerini kullandı. Ayrıca, AB, Moldova'nın haziran ayında resmen başlattığı katılım sürecine destek olmak için 1,8 milyar euroluk çok yıllı bir paket vaadinde bulundu.
Sandu, Moldova'yı 2030 yılına kadar AB'ye dahil etmek için kararlılıkla çalışacağını belirtti.