Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) Direktörü Aleksandr Bortnikov'un açıklamalarına göre, Moskova'daki terör saldırısının arkasında ABD, İngiltere ve Ukrayna'nın olduğu iddia ediliyor. Saldırganların Ukrayna'ya kaçmayı planladığı belirtilirken, Batı'dan bu iddialara karşı çıkış geldi. Olay, uluslararası ilişkilerde gerilimi artırabilecek nitelikte.
Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) Direktörü Aleksandr Bortnikov, son düzenlenen genişletilmiş toplantıda gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle Moskova'daki terör saldırısının ardından, uluslararası arenada tansiyonun yükseldiği bir dönemde yapılan bu açıklamalar dikkat çekiciydi. Bortnikov'un belirttiğine göre, saldırının arkasında ABD, İngiltere ve Ukrayna gibi ülkelerin olabileceği şüphesi bulunuyordu. Bu ülkelerin terör saldırısını desteklediği ve hatta planladığı düşünülüyordu.Özellikle Ukrayna'nın bu süreçte önemli bir role sahip olduğu vurgulanmıştı. Bortnikov, saldırıyı gerçekleştirenlerin Ukrayna topraklarına gitmeyi planladığını ve Ukrayna'nın terörizmi desteklediğini belirtmişti. Ayrıca, Ukrayna'nın Rusya'ya karşı militanları eğittiği ve bu militanların Rusya'ya karşı savaşmak için Ortadoğu'da hazırlandığı iddia edilmişti. Bu durum, Rusya'nın güvenliğine yönelik ciddi bir tehdit olarak değerlendiriliyordu.Bortnikov'un açıklamaları, Rusya'nın terör saldırısına karşı kararlı bir tutum sergileyeceğini ve saldırıyla ilişkili herkesin cezalandırılacağını vurguluyordu. Ancak, bu açıklamalar Batı ile Rusya arasındaki gerilimi daha da artırabilir nitelikteydi. Özellikle İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron'un bu iddiaları reddederek, ABD'nin DAEŞ'in sorumluluğunu açıkça belirttiğini savunması, uluslararası arenada gerilimi daha da artırabilecek bir gelişmeydi. Sonuç olarak, Rusya'nın güvenliği ve uluslararası ilişkiler açısından bu tür açıklamaların önemli sonuçları olabileceği görülüyordu.