Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği, 14 Mart Tıp Bayramı'nda doktor Tahir Tarımer'i darbetmediği belirlenen Uzman Çavuş Ali Aladağlı'yı taburcu olurken alkışla protesto eden aralarında doktorların da olduğu 25 kişiyi belirledi. İdari soruşturmada protestoya katıldıkları belirlenenlerin ifadelerinin alınacağı bildirildi.
Yatağan Jandarma Komutanlığı’nda görevli uzman çavuş Ali Aladağlı, 14 Mart’ta, saat 23.00 sıralarında rahatsızlanınca ambulansla Yatağan Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Buradaki müdahalenin ardından Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilen Aladağlı, kendisini muayene etmek isteyen acil serviste görevli doktor Tahir Tarımer ile tartıştı.
Olaya hastanenin güvenlik görevlileri müdahale etti. Tarımer, tartışmada Aladağlı tarafından darbedildiğini ileri sürdü. Vücudunda kızarıklık oluştuğunu ve gözlüğünün kırıldığını söyleyen Tarımer, darp raporu alıp Aladağlı’dan şikayetçi oldu. Ali Aladağlı da darp raporu aldı. Apandisit teşhisi konulan Aladağlı, ameliyat edildi.
"Sinirlenerek beni itip, boğazımı sıktı"
Doktor Tarımer, polisteki ifadesinde olay anını “Hasta, apandisit şüphesiyle Yatağan Devlet Hastanesi’nden sevk edildi. Ultrason çektirmek istediğini söyledi. Kendisine kan tahlili ve diğer tetkiklerin yapılmadan mümkün olmadığını anlattım. Evrakını alarak acil servisten ayrılmak istedi. Arkasından gidip, çıkış yapmasına izin vermedim. Sinirlenerek beni itip, boğazımı sıktı” diyerek anlattı.
Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki apandisit ameliyatının ardından genel cerrahi servisinden taburcu edilen Uzman Çavuş Ali Aladağlı, sağlık çalışanlarının, “Sen şiddet, darp, hakaret ettin. Biz seni tedavi ettik, taburcu ediyoruz” sloganları arasında alkışla protesto edildi. Ekip aracına bindirilen Aladağlı, ifadesi için Komiser Hamdi Bey Polis Merkezi’ne götürüldü.
"Kamuoyunda haksız bir şekilde linç edildim ve iftiraya uğradım"
Gözaltına alınan uzman çavuş Ali Aladağlı, polis merkezinde yeniden rahatsızlandı. İfadesi alınamayan Aladağlı, apandisit operasyonu olduğu bölgede şiddetli ağrı şikayetiyle polis ekiplerince Menteşe Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Hastanedeki tedavisinin ardından tekrar taburcu edilen Aladağlı, yeniden Komiser Hamdi Bey Polis Merkezi’ne götürüldü.
İfadesinde Aladağlı, burada asıl mağdurun kendisi olduğunu belirtip, “Sağlık çalışanına hakaret etmedim, fiziki müdahalede bulunmadım. Kamuoyunda haksız bir şekilde linç edildim ve iftiraya uğradım. Bu nedenle doktordan şikayetçiyim” dedi.
Polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Aladağlı, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ayrıca, tedbiren açığa alınan Aladağlı hakkında idari soruşturma başlatıldı.
Görüntüler ortaya çıktı
Olayla ilgili ortaya çıkan güvenlik kamerası görüntülerinde, saldırıya uğradığını ileri süren doktor Tarımer’in, evrakını masadaki görevlilerden alıp ayrılmak isteyen Uzman Çavuş Aladağlı’nın peşinden gidip ittiği, bu sırada da kayıp düşmesi yer aldı.
Görüntülerin ardından hastane yönetimi doktor Tarımer hakkında idari soruşturma başlattı. Öte yandan Uzman Çavuş Aladağlı, doktor Tarımer hakkında kendisine iftira attığı gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu. Tedbiren açığa alınan Aladağlı ise görevine iade edildi.
Öte yandan Tarımer’in görev yaptığı Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin psikiyatri bölümünden 16 Mart’ta 10 günlük istirahat raporu aldığı, 25 Mart’ta mesaisine başlayacağı belirtildi.
İdari soruşturma
Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği’nin, olayla ilgili idari soruşturması ise sürüyor. Başhekim Doç. Dr. Turhan Togan’ın bizzat yürüttüğü soruşturma kapsamında hastanedeki güvenlik kamerası görüntüleri izlendi, alkışlı protesto gösterisine katılanlar belirlendi. Doktorların da arasında yer aldığı 25 sağlık çalışanının, bu hafta içinde savunmalarının alınmaya başlanacağı bildirildi.
"WhatsApp grubundaki yazışmalar da soruşturma dosyasına girdi"
Öte yandan hastanede görevli doktorların, WhatsApp grubundaki yazışmalar da soruşturma dosyasına girdi. Yazışmalarda, Aladağlı’nın kimlik bilgilerini paylaştıktan sonra “Belleğimize kazına”, “Hastane kaydı bir daha yapılmamalı”, “Kimlik bilgileri ile dilekçe yazıp, şu gerekçe ile muayene etmek istemiyorum denilebilir. Böyle bir hakkınız var” ifadelerine yer verildiği ortaya çıktı.
Hastane yönetimine tepki
Yazışmalarda, “Şiddete karşı çıkmak, hastane yöneticilerinin görevi. Hekime işlenmiş bir suça tepkiyi belirtmek için neden yanımızda olmadıklarını gerçekten anlamakta güçlük çekiyorum”, "Kesinlikle yönetim, böyle durumda en önde olmadı" ifadelerine yer verildiği de belirlendi.