Murat Ağırel yazdı: Hükümet tasarruf filan yapmayacak hepsi tribünlere yönelik hareketler

Tasarruf gayretleri!

Bugün size iki konudan bahsedeceğim. 

Biliyorsunuz Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tasarruf tedbirleri kapsamında kamuda tasarruf yapılacağını bildirdi. Cumhurbaşkanlığı Genelgesi 17 Mayıs günü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kurumlar da bu hususta bir dizi düzenleme yapmaya başladı. Düzenleme yapanlardan biri de Türkiye Büyük Millet Meclisi oldu. 

TBMM’de bu kapsamda enerji, sağlık, yurtdışı görevlendirme gibi alanlarda uygulamalar devreye alınacak dendi. İlk tedbir olarak damacana su yerine şebeke suyunu arıtarak içme suyuna dönüştüren sebiller kullanılmaya başlandı.

Yani Meclis Başkanlığı damacana su almak yerine arıtma cihazı alarak tasarruf tedbirleri kapsamına uymuş. Bu alınan kararı da bir video ile kamuoyuna bildirdiler. 

Ne kadar tasarruf edilmiş olacak cevabını öğrenemedim.

Maksat gösteriş tabii ki. 

Anlatayım.

"Acaba sebiller ne kadara alındı" diye merak ettim. Yayımlanan videoda sebillerin üzerinde marka var. Buradan yola çıkarak araştırmaya başladım. 

Hemen Elektronik Kamu Aydınlanma Platformu’nda (EKAP) arama yaptım. Ancak düzenlenen bir ihale yok.  

Marka üzerinden araştırmaya başladım. 

Sebil markası AquaMizu.

Firma sayfasında TBMM’ye ve Mili Piyango İdaresi’ne teşekkür metni yayımlamış. Marka "Arzey Arıtma" adına tescilli. 2023 yılı haziran ayında Yalova’da kurulmuş. Sahibi Ahu Azman olarak gözüküyor.  

2023 yılı 9. ayında da ISO 9001 belgesi almış. 2023 yılı için 18 bin 250 TL matrah beyan edilmiş ve 4 bin 562 TL vergi ödenmiş. 

Firmanın internet sitesindeki referansları şayet doğru ise kısa sürede büyük başarı(!) 

TBMM bile "Bize oradan iki sebil gönder" diyerek çalışıyorsa, ihalesiz işler yapıyorsa, bu sebillere ne kadar para harcandığı açıklanmıyorsa vay halimize, vay o tasarruf tedbirlerine. 

Zaten Kamu İhale Kanunu’nu delik deşik etmeyip uygulasak büyük bir tasarruf sağlanacak.  

Diğer konuya geçeyim.

Ulaştırma ve altyapı bakanı katıldığı bir toplantıda yapay zekâ ve siber güvenlik konusunda konuşurken kendisinin cep telefonu numarasının kopyalandığını ve aramalar yapıldığını söyledi. 

Köşe yazılarımı takip eden okurlarım iyi hatırlarlar. 

Çok uzun süredir dolandırıcılık konularını ısrarla yazıyorum. 

Katıldığım televizyon programlarında da anlatıyorum. Binlerce, on binlerce, yüz binlerce yurttaşımızın bilgileri dolandırıcıların elinde. Dolandırıcılar telefon hatlarını kopyalıyor ve mevduat hesaplarını boşaltıyor veya yurttaşların adına krediler çekiyor. 

Farkına vardığında ise iş işten geçmiş oluyor. Ne Bankalar Birliği ne BBDK ne banka ne de cep telefonu operatörü sorumluluk alıyor. Her savcıda yüzlerce, binlerce dosya birikti. Olan yurttaşa oluyor. 

Yüzlerce kişi uğradıkları mağduriyet için bir araya gelmeye başladı. Akbank mağdurları diye WhatsApp grubu kurulmuş ve bana ulaştılar. Hepsinin dolandırılma yöntemi hemen hemen aynı. Bankanın verdiği cevapta klasik: "Bizim yapacağımız bir şey yok." 

Hayır efendim var. 

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin emsal kararları mevcut. Hem bankanın hem telefon operatörünün sorumluluğu var. 

Onlar sizin kimlik bilgilerinizi ya da şifrelerinizi korumakla baştan aşağıya sorumlu. Sakın paramı vermiyorlar diyerek geri adım atmayın.  

Bankalarla dolandırıcılar arasında ezilen insanlarla doldu memleket. Oturup bir nefeste düşündüğünüzde kimlik bilgilerinizin çalınmasının da 10 bin lira emekli maaşıyla yaşamaya çalışmanın da birbiriyle bağlantısı var.  

Artık insanlar 10 senede ne kadar fazla fakirleştiğini fark edemez noktaya getirildi. Ha bu arada şunu da söyleyeyim.

Hükümet tasarruf filan yapmayacak hepsi tribünlere yönelik hareketler. Yine olan emekliye, sabit maaşlı çalışana, kendisini beyaz yakalı zanneden ofis çalışanlarına olacak.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.