Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Brezilya donanmasına ait Nae Sao Paulo adlı savaş gemisinin İzmir’in Aliağa ilçesindeki gemi söküm tesislerine getirilmesine verdiği onay verdi. Sivil toplum kuruluşları ve muhalefet partileri asbest dolu yüklü geminin Türkiye’de söküm işlemenin yapılmasına tepki gösterdi. Geminin yüzlerce ton asbest ve tehlikeli madde içermesi nedeniyle Hindistan’a girmesine izin verilmediği de iddia edildi.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, konuya ilişkin olarak sosyal medya hesabından açıklamalarda bulundu. Murat Kurum, geminin her türlü denetiminin uluslararası yetkiliğe sahip uzmanlar tarafından yapıldığını belirtti. Kurum, geminin Türkiye karasularına girdiğinde bir kez daha gerekli ölçümlerin gerçekleştirileceğini belirterek, “Bu ölçüm sonuçlarına göre, Nükleer Düzenleme Kurumu Başkanlığı tarafından geminin sökülmesinde sakınca bulunmadığı bildirilirse; geminin diğer kontrolleri yapılacak ve tehlikeli herhangi bir olumsuzluk söz konusu olursa gemi, hiçbir tereddütte yol açmadan aynı şekilde geri gönderilecektir. Gemi söküme uygun bulunursa da AB lisanslı firma tarafından her türlü teknik ve kurallara titizlikle uyularak söküm işlemi gerçekleştirilecektir” açıklamasında bulundu. Kurum ayrınca, geminin asbest miktarına ilişkin iddiaları yalanladı.
KURUM TONLARCA ASBEST İDDİASINI YALANLADI
Kurum, “Gemide iddia edildiği gibi 900 ton değil, 9,6 ton asbest yükü bulunmaktadır. Ülkemizde gemi sökümünden çıkan asbest içeren atıklar uygun şekilde ambalajlanarak etiketlenmekte, havayla teması kesilmektedir” dedi. Bakan Kurum’un paylaşımları şöyle:
“Brezilya’dan İzmir Aliağa’daki gemi söküm tesislerine gelecek olan Brezilya donanmasına ait NAe Sao Paulo adlı gemi uzun bir süredir izin beklemekteydi.
Avrupa Birliği (AB) Gemi Geri Dönüşüm Tüzüğü kapsamında uygun bulunarak AB Gemi Geri Dönüşüm Tesisleri Listesinde bulunan geminin denetim işlemleri uluslararası kuruluşlar tarafından uluslararası hukuka uygun bir şekilde gerçekleştirilmektedir. NAe Sao Paulo gemisi için de Basel Sözleşmesi gereğince aynı prosedür işletilmiş; gemide her türlü denetim uluslararası yetkinliğe sahip uzmanlar tarafından yapılmıştır.
Ölçümler neticesinde gemide riskli bir durum olmadığı ve ilgili tüm yükümlülüklerin yerine getirildiği belgeleriyle (Notifikasyon Formu, geminin survey raporu, tehlikeli madde envanteri, radyasyon analiz belgesi, gemi söküm planı, gas-free işleminin yapıldığına dair belge, radyolojik açıdan sakınca olmadığına dair resmi yazısı vb) iletilmiş, ardından izin alma işlemi tamamlanmıştır.
Ülkemiz karasularına geldiğinde de gemi; uluslararası yetkinliğe sahip uzmanların denetimlerden geçirilecek, bir kez daha ölçümler gerçekleştirilecektir. Bu ölçüm sonuçlarına göre, Nükleer Düzenleme Kurumu Başkanlığı tarafından geminin sökülmesinde sakınca bulunmadığı bildirilirse; geminin diğer kontrolleri yapılacak ve tehlikeli herhangi bir olumsuzluk söz konusu olursa gemi, hiçbir tereddüte yol açmadan aynı şekilde geri gönderilecektir. Gemi söküme uygun bulunursa da AB lisanslı firma tarafından her türlü teknik ve kurallara titizlikle uyularak söküm işlemi gerçekleştirilecektir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından belirlenecek uzman ekiplerce süreç titizlikle takip edilecektir.
Gemide iddia edildiği gibi 900 ton değil, 9,6 ton asbest yükü bulunmaktadır. Ülkemizde gemi sökümünden çıkan asbest içeren atıklar uygun şekilde ambalajlanarak etiketlenmekte, havayla teması kesilmektedir. Bu şekilde ambalajlanan asbest içeren atıklar geçici depolanmakta, lisanslı araçlarla taşınmakta ve çevre lisanslı düzenli depolama tesislerinde; gerekli önlemleri almak şartıyla bertaraf edilmektedir. Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmeliğe uygun tesislerde, asbest içeren atıklar diğer atıklardan ayrı bir kısımda depolanmaktadır. 2013 yılında da asbest içeren benzer bir geminin sökümü gerçekleştirilmiş, atıkların sorunsuz bir şekilde bertaraf edildiği tecrübe edilmiştir.
Milletimiz müsterih olsun, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da vatandaşımızın sağlığını tehlikeye sokacak, çevreye zarar verecek hiçbir girişime asla müsaade etmeyeceğiz, izin vermeyeceğiz. SÜRECİN SONUNA KADAR TAKİPÇİSİYİZ.”