Muratoğlu, iktidarın IMF yoluna gitmemesini ise şöyle değerlendirdi:
"IMF geldi diyelim. 'Tam 12 saray, 13 uçak, ne ayak?' der. Ekonomiyi şöyle yöneteceksin, maaşları artırmayacaksın, giderleri keseceksin yoksa sana kefil olmam diye ekler. Her hesabı inceler… Hani yandaşlarla 'ticari sır' olarak imzalanan sözleşmeler var ya, açıkla der. Diyebilir mi? Tabii ki der… Sen ödeyemezsen bu parayı o ödeyecek."
Muratoğlu, seçimden sonra uygulanan politikaları "IMF'siz IMF modeli olarak niteleyerek, şu ifadeleri kullandı:
"IMF daha insaflı davranmış"
"Faizleri düşürme, döviz kurlarını baskılama ısrarıyla ülke ekonomisinin içine düşürüldüğü 1994 ekonomik krizinde IMF ile varılan anlaşma çerçevesinde yürürlüğe konulan 5 Nisan Kararlarına çok benziyor alınan kararlar.
Aslına bakarsanız IMF'siz IMF modeli uyguluyorlar. 1994 krizinde IMF talimatıyla tek seferlik; Ekonomik Denge Vergisi, Net Aktif Vergisi, Ek Emlak Vergisi, Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi yürürlüğe konularak bütçeye kaynak yaratma yoluna gidilmişti.
O dönemde bile IMF daha insaflı davranmış, iktidardan KDV, ÖTV, ATV gibi dolaylı vergilerle geniş kesimlerin tüketiminden, yaşamsal harcamalarından vergi toplamak yerine, şirketlerin, bankaların, gayrimenkul zenginlerinin servetlerinden, varlıklarından, kâr ve gelirlerinden vergi toplanmasını istemişti."