Murat Muratoğlu yazısında "Türkiye iki yıl içinde daha önce hiç yaşamadığı sefaletle tanışır… Hani 2001 krizini örnek gösteriyorlar ya, o bunun yanında sığır çiftliğine kontenjandan girmiş tavuk gibi kalır." diye yazdı.
Murat Muratoğlu'nun idam cezası ile ekonomi arasındaki ilişkiyi anlattığı ve Bahçeli'nin bu konudaki fikrini soruladığı "İdam gelsin ekonomi gitsin!" başlıklı yazısı şöyle: Doları, faizi, enflasyonu, işsizliği… Her geçen gün daha da kötüye gidiyor ekonomi… Bunların gündemde olmamasını sağlamak için milletin ağzına sakız gerekli… “O zaman idam cezası geri getirilmeli!” Kim dedi? İktidarın biricik destekçisi Devlet Bahçeli… Şimdi dava, avukat, savcı, hâkim ile kim uğraşacak? Kukuletalarımızı giyip meşalelerimizi alalım. “Yakın bunları” deyip cadı avına çıkalım! Bir partinin dile getirdiği yegâne görüş yıkarız, yakarız, acımayız, savaşalım, şehadet, idam edelim, haddini bildirelim olur mu? Oluyormuş demek ki! Sahi hiç yaşamı yüceltmeyi denediler mi? E buyurun o zaman… Yetki size verildi. Kıvırmadan idamı geri getirsinler bakalım ne olacak Türkiye'nin hali? Getirebilirler mi? Saf olmayın… Size yalan söylediler. Getiremezler. Eğer; “Bir ülke nasıl çarçabuk batırılır” deneyi yapacaklarsa buyursunlar… Tarihe geçerler! Türkiye gibi adaletin adil olmaktan çok uzak olduğu ülkelerde olmamalıdır gibi konumun dışına çıkmayacağım… Sadece ekonomik açıdan topa dalacağım… Çok açık söylüyorum, idam gelsin şu an yaşadığımız krizi öpüp başımıza koyarız. Türkiye iki yıl içinde daha önce hiç yaşamadığı sefaletle tanışır… Hani 2001 krizini örnek gösteriyorlar ya, o bunun yanında sığır çiftliğine kontenjandan girmiş tavuk gibi kalır. Milyonlarca yeni işsiz, durdurulamayan bir enflasyon, pul olmuş bir para, borçlarını ödeyemeyen bir Türkiye, fakirleşmiş bir halk ile beraber ülke ekonomisi direkt göçer… Milyarlarca dolara yaptırdığımız yap-işlet-devret projeleri var ya… Yandaş şirketler bile hazine garantili alacaklarını göremezler. 150 milyon kişilik üçüncü havalimanında uçurtma uçururuz. Peki neden? Kime ne bizden? Hah işte o iş öyle olmuyor… İdamın geri getirilmesiyle beraber Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni ihlal etmiş olur. Türkiye'nin Avrupa Konseyi üyeliği sona erer. Konsey, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve çoğulcu demokrasi ilkelerini korumak ve güçlendirmek için kurulmuş. Otellerin yıldız alması gibi, bir yatırımcının tercihi için olmazsa olmazlardan biri… Yahu Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan gibi Avrupa Birliği'ne üye olmayıp Avrupa Konseyi üyesi olan tüm ülkeler, idam cezasını kaldırdılar. Rusya'da idam var, 1996'dan beri uygulanmıyor. Yoksa gelişmiş ülkeler idam cezası olan ülkelerle masaya bile oturmuyor. Avrupa bu konuda çok net… “Avrupa zaten dış mihrak” mı diyorsunuz? Eyvallah da… Türkiye'ye sağlanan finansmanın üçte ikisi Avrupa Birliği'nden… Türk bankalarına açılacak kredilere kısıtlama, şirketlerin kredi alması veya bono-tahvil ihraç etmesinin durdurulması anlamına gelir. İdam cezası geri gelmiş Türkiye'ye bırakın yatırım gelmesini, hasbelkader Türkiye'de bulunan yatırımlar da çıkış kapısını arar… Ziyaret ve ticaret yasağı da masanın üzerine konulur. İdamı getireceksin sonra ülkeye turist bekleyeceksin. Çok beklersin! Sen de hiçbir yere gidemezsin. Vize vermezler. Hepsini anlatıp sürprizi bozmak istemiyorum. Zira idamı geri getirirlerse nasıl olsa yaşayıp göreceksin. Ancak şu kadarını söyleyeyim; yağlı urganı kemirecek hale gelirsin! Sahi koskoca parti lideri Bahçeli… Bu anlattıklarım hakkında en ufak bir fikri var mı acaba?