Murat Muratoğlu: Türkçe meali “Sermaye Kontrolü” geldi

''Kafaya göre alınan bu karar sanayiciye, ihracatçıya, imalatçıya zorla dayatılırken, 15 milyon TL kriterinin hangi ölçüye dayanıyor acaba''

İktidar, şirketleri ve ihracatçıları döviz satmaya zorlayacak yeni bir kararı devreye soktu. Nitekim BDDK'nın son kararı ile piyasalar, sonunda resmi olarak sermaye kontrollerine geçildiğini tam olarak anladılar.

Kredi başvurusu yaptıkları tarih itibarıyla yabancı para nakdi varlıklarının Türk Lirası karşılığının 15 milyon TL'nin üzerinde olması halinde havalarını alacaklar.

Kredi alımı sonrasında “sınırı aşmama taahhüdü” verecekler. Kredi kullanmış bir şirket “sınırı” aşarsa kredileri geri çağırılacak anında…

Nitekim bu durum aylardır bankalara tebliğ edilen uygulamanın kağıda dökülüp kamuoyuna açıklanmış hali…

Öncesinde de geçerliydi ve herkes biliyordu ama nedense insanlar bunu dile getirmeyip kulağının üzerine yatmayı tercih ediyordu.

Kredi isteyen şirketlere; madem Türk Lirası'na ihtiyacın var, o zaman elindeki dövizi boz önce sonra başvur krediye deniliyordu.

Kafaya göre alınan bu karar sanayiciye, ihracatçıya, imalatçıya zorla dayatılırken, 15 milyon TL kriterinin hangi ölçüye dayanıyor acaba?

Günü kurtarmak dışında şirketlerin krediye erişimini zorlaştıran bu adımlar, ekonomik aktiviteyi, üretimi, iç talep ve istihdamı her alanda zincirleme olarak negatif etkilemesi kaçınılmaz gibi… Umurlarında mı sanki?

Dün yediğin hurmalar…

Asıl önemlisi nasıl bu duruma gelindi?

Türk Lirası'nda durarak parayı korumanın bir yolu yok bu enflasyonla… Zarar edeceksin illa… Ne yapılmasını bekliyorlardı? Türk Lirası hariç neye yatırırsan yatır daha fazla kazandırıyor bu ortamda…

En az 6 ay vadeli Kur Korumalı Mevduat hesabında dövizini bozdurarak tutan şirketlere sağlanan Kurumlar Vergisi muafiyetinin vadesi ay sonunda doluyor.

Şirketlerin Kur Korumalı'ya yatırdıkları mevduatların vadesinin gelmesiyle birlikte dönen paranın gerçek dövize kayma ihtimaline karşı panik oldular.

Kurları düşürmek için iktidarın umut bağladığı Gelire Endeksli Senet yani GES'in hiçbir işe
yaramayacağını göremediler.

Yüzde 23 faizin yüzüne bakan çıkmadı, hürmetine sadece 6.6 milyar lira yattı. Hesapla, 390 milyon dolar civarı…

Merkez Bankası'nın swap ve hazine dövizleri hariç net döviz rezervleri eksi 62 milyar dolarda… Bu açığı kapatmak için sabah akşam döviz biriktirmek zorunda…

Bırakın biriktirmeyi her geçen gün daha da eriyor kullanabileceği miktar… Kalan ne kadar? Masaya çıkartıp koysa hesaplamalara göre 20 milyar dolar civarında daha para var.

 

Haliyle yetmiyor, bırak dövize müdahale etmeyi cari açığı bile yılsonuna kadar kapatamıyor. Bir yolla durumu idare etmek zorundalar… En azından seçime kadar…

Ekonomide alınan her kararın bir karşılığı var. Bakalım buna ne kadar hazırlar?

B planı

Benim kocaman bir şirketim var. Nakit ihtiyaçlarımı Türk Lirası'nda tutunca her geçen gün eriyor göz göre göre… Yazık değil mi bana? Mecburen para yatıyor dolarda…

Alınan son kararla dövizim olduğu için kredi ambargosu yemek istemiyorum. Ne yapıyorum?

Kendime düşük sermayeli bir şirket açıyorum. Mallarımı ona pazarlatıyorum veya danışmanlık alıyorum. Bütün döviz varlıklarımı oraya geçiriyorum. Kredi ile işi de yok o şirketin…

Diğer şirketim tamamen Türk Lirası ile çalıştığından ihtiyacı olan krediler rahatlıkla karşılanacak bankalar tarafından…

Ancak diğer bir ihtimal ekonominin köküne kezzap dökmekten farksız… Nitekim döviz yaratma çabası, ekonominin çıkmaza sapması endişeyi artırarak dövizin sistem dışına çıkmaya yönelmesini bankalardaki döviz hesaplarından çekişlerin hızlanmaya başlamasını tetikleyebilir.

Paranın yastık altına kayması sistemi zorlar ve böyle bir gelişme ülke ekonomisi üzerindeki sarsıntıları da şiddetlendirir.

Peki, bunu ben görüyorum da yetkililer düşünmemiş midir? Belki bazılarının aklından geçmiş olabilir. Zira fikri olanın yetkisi olmayınca ve ülke “ben ekonomistim” diyenlerin ekonomide yeri olmayan anlamsız ideolojiler ile yönetilince işin içerisinden çıkılamıyor haliyle…

Sıfır noktasına dönersek “faiz sebep, enflasyon netice, o faiz düşürülecek ben öyle istiyorum diye” inatlaşmasına geliyoruz ki, sırf bu inat sebebiyle bağıra bağıra batıyor ülke…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.