Yiğit Bulut tekrar oyuna girme çabalarında… Her yıl birkaç kez böyle denemeler yapıyor sonra tekrar kabuğuna çekiliyor. Uzun süre ne bir ses ne de haber geliyor… Bulut'tan nem mi kapıyor? Öyle kalakalıyorum deli hasretiyle…
Bu sefer şok bir tespit ile geri döndü. Twitter'dan “Gazı kesilen AB vatandaşlarından en az 1 milyonu bu kışı Türkiye'de geçirmek için harekete geçti. İstanbul, İzmir, Antalya ve birçok ilde oteller kışı dolu geçireceği gibi ev alım ve kiralama için harekete geçtiler! Malınızı ucuza kaptırmayın. Muhtaçlar!” mesajını attı.
Sonra da ev fiyatlarını, kiraları kim tırmandırıyor? İnternetten araştırmalar, ceza yazmalar. Oysa Cumhurbaşkanı Başdanışmanı'nın attığı tweet ortada…
Neydi bu söylemin anlamı? Ben ne anladım onu anlatayım?
Yakalarsanız acımadan kitleyin yüksek fiyatları… Yani salak gibi gidip de Türk vatandaşlarına ucuza kiraya vermeyin. İlla gelecekler, onları bekleyin. Üzmeyin tatlı canınızı, teker teker sayın paranızı…
Ellerinden gelse ülkeyi parası olana komple devredecekler. Türk milletini uzak diyarlara sürecekler. Fakirleştirilen Türk halkı, Euro kazanan Avrupalı ile nasıl rekabet etsin? Edemeyen nereye gitsin?
Avrupa'dan insanlar gerçekten gelecek. Bu yeni bir şey değil… Yıllardır İspanya'ya, Portekiz'e kış aylarını geçirmeye gidiyorlar.
Oralar artık pahalı geliyor. En ucuz neresi? Türkiye… Neden gelmesinler? Onlara göre bedavaya yakın bu ülke?
Neresinden tutarsan tut elde kalan bir vizyon barındıran böyle bir açıklamayı yapan Ekonomi Politikaları Üyesi ise nasıl bir düzelme bekliyorsun ki ekonomide?
Türkiye İran'ı örnek almalı!
İsveç Göteborg Üniversitesi… Türkiye ile derdi ne olabilir ki? Yok zaten… Nitekim gelişmiş ülkelerde üniversiteler özerktir… Türkiye'deki gibi siyasetin maşası haline gelmemiştir.
Duruma göre dış mihrak diye niteleyecekleri bu üniversite bir araştırma yaptı. Sonuçları Türkiye açısından çok kötü çıktı.
2022 Dünya Demokrasi Endeksi Raporu'nda Türkiye, 179 ülke arasında 147'nci sırada yer aldı. Sebep? Türkiye zehirli bir kutuplaşma ile en çok ve en hızlı otoriterleşen ilk 5 ülkeden biri…
Nasıl yani? Nedeni neydi ki? Bu durum ile ilgili inanç, mabet, kutsal değerler, beka söylemleri ile rüşvetin, hırsızlığın, yolsuzluğun sorgulanmasının engellendiği otoriter, baskıcı, tehditkâr yönetim tarzının benimsemesi yorumları söz konusu.
Yıllardır Türkiye İran olur mu tartışmaları gündem olur ya… İran bile demokrasi endeksinde 142'nci sırada… İranlılar daha az baskı görüyorlar bu araştırmada…
Şimdi meclisin açılmasıyla birlikte Bahçeli'nin de dile getirdiği gibi sosyal medya yasakları başlayınca Ruanda, Cibuti, Vietnam gibi ülkeler, demokrasinin kaleleri gibi görünmeye başlayacak Türkiye'de yaşayanlara…
Yarın ne yiyeceğini düşünen, kışın ısınmak için doğalgazı bile açamayacak toplumun da çok da umurunda ya… Neyse ben yazmış olayım, bulunsun burada…
Utanmaz işsizler!
Erdoğan konuşmasında; “Utanmadan sıkılmadan işsizlik var diyorlar. Ne işsizliği ya?” diye sordu… Cevap vereyim ama kendisine okutmayacaklarına eminim!
Bırakın İstatistik Kurumu'nun yayınladığı verileri…
Gençlik ve Spor Bakanlığı Adıyaman Gençlik ve Spor il Müdürlüğü'nde açılan 6 kişilik erkek temizlik görevlisi kadrosuna, 3 bin 813 kişi başvurdu.
Yine Adıyaman'da Sağlık Bakanlığının 19 temizlik görevlisi kadrosuna başvuranların sayısı 17 bin 86 kişi, 6 şoför kadrosuna yapılan başvuru 4089 kişi…
İstanbul'daki 100 güvenlik kadrosuna başvuru 16 bin 583 kişi…
Şanlıurfa'da açılan 60 temizlik işçisi kadrosuna yapılan başvuru sayısı ise 53 bin 224 kişi…
Hakikaten insanlar hiç utanıp sıkılmadan çalışmak için başvuru yapıyorlar. İşsizlik mi var?