Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, AKPi iktidarının paraya sıkıştığını belirterek “ Devletin limanlarını, arsalarını, binalarını, arazilerini, kışlalarını satıyorlar. Döviz için vatandaşlık veriyorlar. Döviz için, mültecileri Türkiye'de tutuyorlar. Döviz için, Avrupa'nın çöpünü Türkiye'de yakıyorlar. Ülkemizi, Avrupa'nın bekçisi ve çöpçüsü, Arabistan'ın olay yeri temizleyicisi yaptılar” dedi.
Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, partisinin Yalova il başkanlığında düzenlediği toplantıda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Vatandaşların yüzde 80’inin yoksulluk içinde yaşadığını söyleyen Sarıgül, “Emekçiler, emekliler, çiftçiler, esnaflar perişan, gençler umutsuz ve mutsuz. Kiralar çok arttı. Asgari ücret kiraya yetmiyor. Bu konu gündeme bile gelmiyor. Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı, işsizlik, kiralar konuşulmuyor. ‘O ne dedi?’, ‘Bu ne dedi?’, ‘Kime dedi?’, ‘Niye dedi?’, ‘Ne demek istedi?’, bunlar konuşuluyor” dedi.
“Bunlara çare aramayacaksak ne için siyaset yapıyoruz?”
‘Bu sorunları nasıl çözeriz?’ konusunun değil; ‘Kimin cumhurbaşkanı adayı olacağının’ tartışıldığını söyleyen Sarıgül, Cumhur ve Millet İttifaklarını eleştirdi. Sarıgül, şöyle devam etti: “İktidardaki ittifak, koltuğu korumak için seçim kanununda değişiklik yapıyor. Millet geçim derdinde, onlar seçim derdinde…
Diğer ittifak ne yapıyor? Yuvarlak masalarda, ikisi poker, dördü kızma birader oynuyor. Ben de buradan soruyorum: Yokluğu, yoksulluğu, işsizliği, evsizliği, kiraları konuşmayacaksak, partiler ne için var? Bunlara çare aramayacaksak, ne için siyaset yapıyoruz?”
“Lahana altın oldu, çeyrek satılıyor”
Sözcü’de yer alan habere göre, gıda fiyatlarındaki artışa da dikkat çeken Sarıgül, “Lahana altın oldu, çeyrek satılıyor. Domates, gümüş oldu, dirhemle alınıyor. Adalet ve Kalkınma Partisi kadroları, gıda fiyatlarını düşürmek için depo bastılar, tanzim satış yaptılar, komiteler kurdular. Ama yapmaları gerekeni hiç yapmadılar. Yapmaları gereken, üretimden yana olmaktı. Bunlar ithalattan yana oldular. 120 milyar dolarlık, tarım ithalatı yaptılar. Köprülere, otoyollara hazine garantisi, bankada parası olana, kur garantisi verdiler. Çiftçimize alım garantisi vermediler. Yata, kata, jete ucuz mazot verdiler. Çiftçimize ucuz mazot vermediler” şeklinde konuştu.
“Millete ‘sabırla koruk helva olur’ diyorlar, helvayı kendileri yiyorlar”
İktidara yönelik eleştirilerini sürdüren Sarıgül, şu açıklamalarda bulundu:
“Bu kadar yanlışa rağmen de maşallah, teflon tava gibiler, üstlerine hiçbir şey yapışmıyor. Gıda fiyatları dünyada artıyormuş, petrolü dışarıdan alıyormuşuz, dış güçler önümüzü kesiyormuş, açgözlüler varmış… Hep mazeret, hep şikayet, hep mağduriyet, hep vıdı vıdı etmek. Bildikleri bu… Hep palavra, hep aldatma, hep algı, hep yanılgı, yaptıkları bu… Millete, ‘sabırla koruk helva olur, sabredin’ diyorlar. Helvayı kendileri yiyorlar.
“Avrupa'nın bekçisi ve çöpçüsü, Arabistan'ın olay yeri temizleyicisi”
AK Parti iktidarı paraya sıkıştı. Devletin limanlarını, arsalarını, binalarını, arazilerini, kışlalarını satıyorlar. Döviz için vatandaşlık veriyorlar. Döviz için, mültecileri Türkiye'de tutuyorlar. Döviz için, Avrupa'nın çöpünü Türkiye'de yakıyorlar. Ülkemizi, Avrupa'nın bekçisi ve çöpçüsü, Arabistan'ın olay yeri temizleyicisi yaptılar. Bu bizim ağrımıza gidiyor. Zorumuza gidiyor.
Paramızın değeri kalmadı. Ucuzluk pazarına döndük. Ucuza mal satıyor, bedavaya turist ağırlıyoruz. Yabancılara ırgatlık, amelelik, garsonluk yapmaktan bıktık. Varlıklı olmak, iyi beslenmek, tatil yapmak, Michael'in hakkı da İsmail'in hakkı değil mi?”