Nadira Kadirova’nın aile avukatı, Cumhuriyet Tv’ye konuştu "Savcılık iyi niyetli değil" diyen Nadira'nın aile avukatı Müjde Tozbey Erden, Şirin Ünal’ın korunduğunu savundu.
AKP İstanbul Milletvekili, emekli general Şirin Ünal’ın Ankara’daki evinde çalışan 23 yaşındaki Özbekistan vatandaşı Nadira Kadirova’nın 23 Eylül Pazartesi günü milletvekilinin tabancasıyla yaşamına son verdiği iddia edildi. Ailenin avukatlığını üstlenen Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Müjde Tozbey Erden, Kadirova’nın ölümünün şüpheli olduğunu, Şirin Ünal’ın ise korunduğunu savundu. Cumhuriyet Tv’ye özel açıklamalarda bulunan Av. Erden '' Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından halen cinsel saldırıya yönelik araştırma yapılmadı. Savcılık burada iyi niyetli değil ve tamamen tanıklarımızı korkutmaya yönelik sorular sorulmuştur'' dedi.
Nadira Kadirova'nın ölümüne ilişkin savcılıktan açıklama
AKP İstanbul Milletvekili, emekli general Şirin Ünal’ın Ankara’daki evinde çalışan 23 yaşındaki Özbekistan vatandaşı Nadira Kadirova’nın 23 Eylül Pazartesi günü milletvekilinin tabancasıyla yaşamına son verdiği iddia edildi.
Yaşamını yitiren Nadira Kadirova’nın ağabeyi Muhammed Ali, "Kardeşimi ben çok iyi biliyorum. Kendini vuracak cesareti yoktu. 23 yaşında bir kız, silahı bulup, alıp da şarjörü takıp vurmasının imkânı yok” diye açıklama yaptı.
Öte yandan AKP milletvekili Şirin Ünal’ın, Kadirova’nın ölümüyle ilgili soruşturma dosyasında “şüpheli” olmadığı ortaya çıktı. Ailenin avukatlığını üstlenen Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Müjde Tozbey Erden, Kadirova’nın ölümünün şüpheli olduğunu, Şirin Ünal’ın ise korunduğunu savundu.
Cumhuriyet Tv’ye özel açıklamalarda bulunan Av. Erden şunları söyledi: Nadira, cinsel saldırıya uğradı mı uğramadı mı öldürüldü mü öldürülmedi mi bunların araştırılmasını istiyoruz. Bu nedenle adalet mücadelesi veriyoruz. Nadira’nın pazartesi öldüğü bildirildi, çarşamba gecesi Nadira’nın cesedi ailesiyle birlikte Özbekistan’a gönderildi.
Adli tıptan 6 ayda gelen rapor, 2 günde geldi
2 gün içinde otopsi raporu alındı. Adli Tıp’tan rapor alındığı söylendi ve emniyet müdürlüğü tarafından yetki aşımı dışında “intihar” açıklaması geldi. Oysa ki ülkemizde adli tıptan bir raporun gelmesi 6 ay sürüyor. Nadira’da 2 gün sürdü. Bizi şüpheye düşüren bu oldu.
Bürokratik işlemlerin bu kadar hızlandırılması dosyanın aileye gösterilmesi, otopsi fotoğraflarının gösterilmemesi, ağabeyine cesedin “ilaçlandı” denilerek gösterilmemesi bizi şüphelendirdi. Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından halen cinsel saldırıya yönelik araştırma yapılmadı.
Nadira’nın “kirli” bir kadın olduğunu ima ederek...
Savcılık burada iyi niyetli değil ve tamamen tanıklarımızı korkutmaya yönelik sorular sorulmuştur. Soruşturmanın yönünü değiştirmeye yönelik bir çalışmadır. Yani Nadira’nın “kirli” bir kadın olduğunu ima ederek aslında ölümünü kirletmeye çalışıyorlar.
Savcı, Nadira’nın olayında hiçkimseyi şüpheli durumuna düşürmedi. Kimsenin şüpheli olarak beyanını almamış sadece bilgilerine başvurmuş. Şirin Ünal’a şu çağrıda bulunuyorum; dosyanın aydınlatılması için mücadele etsin, etsin ki adını temize çıkartsın.
YANIT BEKLEYEN 10 SORU
1- Nadira Kadirova intihar mı etti, öldürüldü mü?
2- İntihar ettiyse, onu intihara iten etken neydi?
3- Savcı, Şirin Ünal’ın ifadesini aldı mı?
4- Şirin Ünal, bugüne kadar neden bir açıklama yapmadı?
5- Nadira Kadirova’nın ölümüne neden olan silahın markası ne?
6- Olayın yaşandığı evde keşif yapıldı mı?
7- Nadira’nın bedeni üzerinde “cinsel saldırıya” uğrayıp uğramadığının tespiti için örnek alındı mı?
8- Olay yerinde bulunan silahın şarjörü neden takılı değildi?
9- Savcı, tanıklara neden fuhuş sorusu yöneltti?
10- Emniyet, neden olayın 2. günü intihar açıklaması yaptı?