HaberTürk gazetesi yazarı Nagehan Alçı, Saray’a giderek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştüğü iddia edilen Muharrem İnce’ye çok çirkin ve sinsi bir kumpas kurulduğunu söyledi.
Alçı, “Şu dakikadan itibaren CHP Genel Merkezi töhmet altındadır. Parti içinde bir komisyon kurulmalı. Bu tezgâhın kaynağı aydınlığa kavuşturulmak zorunda. Muharrem Bey’i hedefleyen bu büyük politik komplo üstü örtülebilir basit bir hadise değil. Çok açık bir onursuzluk yapılmış” dedi.
Alçı, “Bu bağlamda sonuna kadar Muharrem İnce’nin yanındayım. Siyasi değil ahlaki bir tavır bu. Bence 24 Haziran 2018 geceyarısından beri İnce’yi aynı odakların kara propagandalarla bitirmeye çalıştığı netleşti artık. Bu kumpasçıların ortaya çıkarılması biz gazetecilerin de görevidir” ifadesini kullandı.
Alçı yazısında şunları söyledi:
“Bu yazıyı kaleme almadan önce Muharrem Bey’le konuştum. Aynen şöyle dedi…
24 Haziran 2018 gecesinden itibaren ‘İnce ile Saray anlaştı. O yüzden sustu ve ekranlara çıkmadı. Alkol içti ve o gece sarhoştu’ diye bana iftira atanlar kimlerse bu iftirayı atanlar da aynı kişiler Nagehan Hanım. Aslında kim ya da kimler oldukları da biliniyor.
Peki ne oldu? Bu tezgah adım adım nasıl kuruldu?
Neden Sözcü?
Kumpası tertipleyenlerin olayın etki gücünü arttırmak için CHP tabanında çok etkili olan Sözcü gazetesini kullanmaya çalıştıkları ve bunu başardıkları çok açık.
Başta ismi söylenmedi ama hem Rahmi Turan’ın hem Uğur Dündar’ın sözleri dikkatle incelendiğinde zaten ‘özel haber meraklısı’ ve teyit etmeden dedikoduları gerçek diye yazma özelliği bilinen aynı gazetecinin İnce aleyhine bu kara propagandayı haber diye yaptırmaya çalıştığı anlaşılıyordu.
Sözcü içinden kaynaklara sorduğumda da 'Rahmi ağabeyi bu isim yanılttı. Uğur ağabeye konuşan da kesin olarak bu adam' diye aynı problemli kişiye işaret ediyorlardı.
O kişinin Talat Atilla olduğunu Rahmi Bey sonunda açıkladı…
Fakat hatırlatayım: Ne ilginç ki Turan açıklamadan önce, Odatv bunu Talat Atilla’ya sordu ve Atilla göstere göstere yalan söyleyerek kaynağın kesinlikle kendisi olmadığını hiç yüksünmeden söyledi”