Ahmet Davutoğlu: Keşke 6’lı Masayı Erdoğan toplasaydı

Davutoğlu ilk kez açıkladı: Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve Hayrettin Karaman’la gittik Erdoğan’ı cemevlerine ikna edemedik.

Ömer Şahin - Ankara

Ankara- Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, 6’lı Masa etrafında bir araya gelen partilerin temel misyonunun iktidara gelmek olmadığını söyledi. Davutoğlu, “İktidara bir şekilde gelinir. Ama fay hatlarını temsil edenin siyasi akımlarının hemen hemen hepsinin temsilcilerinin o masa etrafında buluşması ve  bu tansiyonu düşürmek için irade sergilemesi önemlidir. Keşke bu masayı Sayın Erdoğan toplasaydı. Keşke o sert konuşmayı yapmak yerine siyasi liderlere bir akşam yemeği yeseydim deseydi. Kötü mü olurdu? Alkışlardık.” dedi.

Parti genel merkezinde gazetecilerle kahvaltıda buluşan Ahmet Davutoğlu gündemdeki konuları değerlendirdi, soruları cevaplandırdı.

Davutoğlu, başörtü özgürlüğünü yasal güvenceye bağlayacak adım atan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ilk kutlayan isimlerden birisinin 28 Şubat mağduru olan eşi Sare Davutoğlu olduğunu açıkladı. Kılıçdaroğlu’nu açıklamasından kısa bir süre sonra telefonla aradıklarını ve desteklerini duyurduklarını söyleyen Davutoğlu fikrin kendisinden çıktığı iddiasını ise yalanladı:

- Böyle bir imayı dahi Sayın Kılıçdaroğlu'na saygısızlık olarak görürüm. Ama bir iklim oluşuyor orada. O iklim tabii ki herkesi etkiliyor. Hepimizi etkiliyor. Başka konularda da bizi etkiliyor. Ama açıklaması Sayın Kılıçdaroğlu'nun şahsi iradesiyle yaptığı bir açıklamadır. Bunda bir yanlışlık yok. Hani başka konularda arkadaşlarımdan etkileniyorum, öğreniyorum. Hep beraber bir süreç yaşıyoruz.

Gelecek Partisi lideri Davutoğlu’nun açıklamaları şöyle:

- Sayın Kılıçdaroğlu'nun açıklaması çok önemli. Tarihi nitelikli bir açıklama olarak değerlendirdim. Ve hemen destek beyan ettim. Bu aynı zamanda altılı masanın temel misyonuna da uygun bir açıklamaydı. Çünkü altılı masanın belki de Türk siyasetine yaptığı, yapacağı en büyük katkı iktidara gelmek değildir açıkçası. İktidara bir şekilde gelinir. Ama bu fay hatlarını temsil edenin siyasi akımlarının hemen hemen hepsinin temsilcilerinin o masa etrafında buluşması. Ve bu tansiyonu düşürmek için irade sergilemesidir.

- Bu acılar hepimizin acılarıydı. Bu acıyı Sayın Kılıçdaroğlu savunursa daha da anlamlıdır. İşte böyle oldu bugün. Hepimizin görevi bu fay hatlarını ortadan kaldıracak  çağrılara kulak asmak ve olumlu tepki vermek, birlikte çalışmaktır. Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda yurt dışında geçmişte çok ihtilaf yaşadığı kişilerle, geçmiş geçmişte kaldı. Şimdi umarız ki, Erdoğan, kimyasal silah kullananlara bile el uzattığı eli Türkiye'de farklı düşüncelerle siyasi liderleri uzatmaktan imtina etmez.

- Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından iki kesim rahatsız oldu. Bir iktidar elimizden bir koz gidiyor diye. Ikincisi de 28 Şubat zihniyetini hala barındıran bazı kesimler var. Onlar da bu karşıtlık ortadan kalkarsa ideolojik zeminimiz yok olacak diye telaşa kapıldılar. Aslında bu çok doğru bir iş yapıldığına işaret. Bırakın iktidar telaşa kapılsın.

--Keşke bu masayı Sayın Erdoğan toplasaydı. Keşke o sert konuşmayı yapmak yerine siyasi liderlere bir akşam yemeği yeseydim deseydi. Kötü mü olurdu Alkışlardık.

- Sayın Erdoğan'ın Sayın Cumhurbaşkanı'nın dünkü konuşmasını bir açıdan memnuniyetle, bir açıdan açık bir şekilde üzüntüyle karşıladık. Memnuniyetle karşıladığım husus şu sayın Cumhurbaşkanı, sayın Kılıçdaroğlu’nun teklifini bir adım öteye götürdü. Anayasal bir düzenleme yapalım dedi. Sayın Kılıçdaroğlu da cevap verdi. Her türlü desteğe hazırız diye. Bu şu demektir. O üslup konusuna geleceğim. Onların ötesinde demek ki bu açıklama bir olumlu sonuç doğurdu. İlk defa muhalefetin söylediği bir hususta Sayın Cumhurbaşkanı bir adım öteye gitti muhalefete destek beyan etti. Şimdi bu takdir edilecek bir davranıştır. Ama üslup son derece sert. Alevi vatandaşlarımızın sorunlarını çözme unsuru gayet önemli ama temel insan hak ve özgürlüğü konusunda bir vizyon içeren bir konuşma değil. Buna rağmen dün yayınladığım bir video öyle destekle beyan ettim.  

- İktidar, ‘biz gidersek kazanımlarımızı kaybederiz’ diye muhafazakar kitleye parmak sallıyor. Hayır kaybetmeyecek işte. Sayın Kılıçdaroğlu da açıkladı. Buradan teminat olarak söylüyorum. Kaybolmayacak. Kaybetmeye yönelik herhangi bir adım olursa da karşısında Sayın Erdoğan durmayabilir. Çünkü her an tavır değiştirdiğine çok şahit olduk. Ama biz dururuz.

- Hem seçimlere giderken 28 Şubat geri gelir, başörtüsü yasakları geri gelir diye kamuoyu yapacaksınız ve oy isteyeceksiniz. Hem de bu yasağı tümüyle tarihe gömecek olan bir teklife mesafeli duracaksınız ve o kişinin geçmişte yaptıklarını ortaya koyacaksınız. Geçmişte Sayın Erdoğan söyledikleri ile bugün yaptıkları arasında neler var? Her bir siyasi liderin geçmişte söyledikleri ile hesaplaşmaya girsek neler çıkar, neler çıkar? Gerek var mı? Dün dünde kaldı cancağızım. Bugün yeni şeyler söylemek lazım. Sayın Kılıçdaroğlu yeni bir şey söyledi.

- Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda yurt dışında geçmişte çok ihtilaf yaşadığı kişilerle, geçmiş geçmişte kaldı. Şimdi umarız ki, Erdoğan, kimyasal silah kullananlara bile el uzattığı eli Türkiye'de farklı düşüncelerle siyasi liderleri uzatmaktan imtina etmez.

Öyle bir yasa getirdiler ki (Dezenformasyon Yasası) bu açık bir sansür yasasıdır. Aynı ifadeyi ben de söyleyeceğim, gelsinler götürebilirlerse bizi götürsünler. Siyasi partilere çağrı yapıyorum: Kim doğal eleştiri hakkında soruşturma aynı ifadeyi topluca tekrar etmemiz lazım ki yüz yıl geçmiş sansür uygulamalarının bir benzeri takriri sükun dönemine girmemiş olsun.

Başbakanlıktan ayrılma sürecinde Erdoğan ile en ihtilaflı konularımdan birisi cemevlerinin statüsü konusuydu. Sorunu temelden çözecek reform paketi hazırladık. Erdoğan’ı ikna edebilmek için Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve Prof. Dr. Hayrettin Karaman ile birlikte görüştük ama ikna edemedik.  Parti içinde ihtilaf yoktu, bir tek Erdoğan direndi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.