Ali Babacan’ın “DEVA Partisi seçimlere kendi adı, şanı, logosu ile girme kararı almıştır” sözü Ankara’yı bir anda hareketlendirdi.
Herkesi aldı bir merak…
Siyasi kulislerde senaryolar havada uçuştu.
Öncelikle en çok merak edilen şeyi en başta söyleyelim. 6’lı masanın dağıldığı filan yok.
Ali Babacan ve kurmayları da açıkladı. Şu ana kadar hangi sözü vermişlerse ona sadakatleri devam ediyor.
“Ortak Cumhurbaşkanı adayı” ve “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” için masadaki yerlerini koruyacaklar.
Milletvekili seçimlerine ise tek başlarına, kendi amblemleriyle girecekler.
Bu karar belki duyanlar için “sürpriz” oldu ama 6’lı masa için en azından tahmin edilen bir açıklamaydı.
Ali Babacan, Pazar günü Demokrat Parti Genel Merkezi’nde yapılan toplantıda bunun işaretini vermiş.
Babacan; Pazartesi ve Salı günü yapılacak olan Başkanlık Kurulu ve Genel Merkez Yönetim Kurulu toplantısının gündeminden bahsederek, “Oradan seçimlere kendi logomuzla, adımızla gireceğimiz kararı çıkabilir” demiş.
Ali Babacan ‘naif’ bir siyasetçi olarak tanınır; ilişkilerinde özenli, dikkatlidir. Kendi partisinde yapılan bir önceki altılı masa toplantısında diğer liderlere saygı gösterisi olarak genel merkez girişindeki afişleri söktürdüğü ve makam odasındaki parti logosunu kaldırttığı biliniyor.
DEVA Partisi böyle bir kararı niye aldı?
Her şeyden önce, parti tabanında seçimlere tek başına girme eğilimi güçlü. İl Başkanları toplantısında bu dile getiriliyor. İl gezilerinde de benzer taleplerle karşılaşılıyor. Parti üst yönetim kademesinde de böylesi bir ağırlıklı görüş dile getiriliyor.
DEVA Partisi’nin Başkanlık Kurulu ve Genel Merkez Yönetim Kurulu’nda yapılan oylamada neredeyse üyelerin tamamına yakını tercihini seçimlere tek başına girme yönünde kullanıyor.
Bu arada, CHP ve 6’lı masa ile seçim işbirliğine en sıcak bakan ismin Birol Aydemir olduğu söyleniyordu ki o da kısa bir süre önce istifa etti. Dolayısıyla ortada, anlık alınmış ve 6’lı masayı dağıtma potansiyeli taşıyan bir karar yok.
Şu ana kadar yapılan anketlerde DEVA Partisi ülke barajı olan yüzde 7’nin üstünde görünmüyor.
Öyleyse bu kararı alarak ayağına kurşun mu sıktı?
Doğrusu hiç öyle görünmüyor. Bir defa parti yönetimi ve örgütü alınan karardan tahmin ötesi mutlu bir görüntü çiziyor.
İftara yakın aradığım bir parti yöneticisi, “Gelen teşekkür, tebrik telefonlarının haddi hesabı yok…” diye açıklıyordu durumu.
Hep potansiyeline uygun enerji üretemediği, partileşemediği eleştirilerine maruz kalan DEVA Partisi belki de ilk kez hamle üstünlüğü ile oyun kurucu kimliği kazandı.
“CHP’nin kuyruğuna takılma” eleştirisinden sıyrılıp AK Parti seçmenine kapıyı açık tutacak bir pozisyon yakaladı.
Aslında benzer mesajları daha önce Gelecek Partisi sözcüleri ve Ahmet Davutoğlu da vermişti . Gelecek Partisi’nden de, “seçimlere kendi logomuzla gireceğiz” açıklaması gelecektir.
Ankara’da hesaplar sadece 2023 yılında ya da bir miktar erken yapılacak seçimlere göre yapılmıyor.
Herkes biliyor ki bu seçim en fazla iki yıl sonra bir seçim daha doğuracak.
Ve halen yüzde 30’larda görünen bir AK Parti kitlesi mevcut