İstanbul'da bir konferansta konuşan Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, “Ülkenin bir yol ayrımına gittiğini ve 16 Nisan'da halkın "evet" diyerek Türkiye'nin yolunu açacağı'' iddiasında bulundu.
Türkiye'nin istikrarsız dönemlerin bedellerini ağır ödediğini dile getiren Kurtulmuş, "(Bu Anayasa değişikliğinin zamanı mıydı) diyorlar. Birçok yerde bu soruyla karşılaşıyoruz. Tam da sistemin işlemediği bütün unsurlarıyla ortaya çıkmışken, Türkiye'de yeni bir sisteme ihtiyaç ortaya çıkmışken tam da bunun için bir anayasa değişikliğine ihtiyaç var." ifadelerini kullandı.
Kurtulmuş, Türkiye'de sistemin vesayetçi ve çift başlı olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Türkiye'de 67 yılda 5 darbe oldu, 68 siyasi parti kapatıldı, bir başbakan asıldı, bir başbakan zorla koltuğundan indirilerek darbeye maruz bırakıldı, 6-7 başarısız darbe teşebbüsüyle siyasi idamlar oldu. Sağ-sol davalarından 5 bine yakın insanın gencecik öldüğü dönemlerde Türkiye'ye ağır bedel ödetildi. Bu, sistemin doğası ile gereğidir. Bu tablo, aktörler, siyasi partiler arasındaki çatışmanın, güç merkezlerinin siyasete müdahale etmesinin sonucudur. Bu tablo, Türkiye'nin hak ettiği bir tablo değildir. Türkiye, şimdi bunu tersine çevirebilmek için böylesine önemli bir noktada duruyor."
Kurtulmuş, "Şimdi bir de 'hayır' kampanyasına ilginç bir destek geliyor. Almanyası, Avusturyası, Hollandası, önümüzdeki günlerde başkaları da olacak. Bu açık bir insan hakları ihlalidir. Bu açıkça demokrasiyi çiğnemektir. Bu açık şekilde fikir ve siyasi özgürlükleri karşınıza almaktır. Bu Avrupa Birliği ilkelerinde ne yazıyorsanız hepsini ayaklar altına almaktır" şeklinde konuştu.
Avrupa'da Türk bakanların programlarının iptal edilmesine de değinen Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"İsterseniz, Türkiye'nin 'evet' kampanyasına katkıda bulunacak bakanlara, milletvekillerine istediğiniz kadar yasak koyun, konuşmalarıyla televizyonlara çıkmalarını engelleyin, hatta televizyonlarınıza da sansür koyun. Buradan giden televizyon yayınlarını da oradan izletmeyin. Bizim vatandaşımız saf mı, bizim vatandaşımız enayi mi? Avrupa'daki 5 milyon Türk kardeşimiz oyunun ne olduğunu görmüyor mu? Siz yasakladıkça Avrupa'daki 'evet' oyları artıyor, milletimiz nasıl oy vereceğini daha iyi görüyor."