İmam Hatip Lisesi öğrencisi olan 15 yaşındaki N.'nin sınıfında yapılan aramda telefonuna el konuldu. Telefona el koyan öğretmen N'nin H.C.K ile aralarındaki mesajları sınıfta okudu. Olayı öğrenen İmam Hatip Lisesi'nin müdür yardımcısı iki öğrencinin ailesine de alaycı bir şekilde bunların "evlenmesi gerek" dedi. Ailesinden korktuğu için intihar edeceğini yakın arkadaşlarına söyleyen N. bir inşaattan atlayarak hayatını kaybetti.
Öğrencinin ailesi şikayetçi
Aile bir hafta sonra şikayetçi oldu. Okul idaresi, öğretmenler ve C.M. hakkında suçlamalar sıralandı: İntihara yönlendirme, hakaret, duygusal şiddet, koruma gözetim ve yardım yükümlülüğünün ihlali, özel hayatın gizliliğinin ihlali, kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi, güveni kötüye kullanma, genel güvenliğin tehlikeye sokulması…
Şüpheliler suçlamaları kabul etmedi
Şüphelilerin tamamı suçlamaları reddetti. Savcılık bu kişilerin beyanlarını “tanık” sıfatıyla aldı. Başsavcılık kovuşturmaya gerek olmadığına karar verdi. Ailenin mahkemeye yaptığı itiraz da reddedildi.
Anayasa Mahkemesi kararı verdi
Aile son olarak 15.9.2017 günü Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Yüksek Mahkeme şu hükmü verdi: Kötü muamele yasağının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna, Anayasa'ya güvence altına alınan kötü muamele yasağının usul boyutunun ihlal edildiğine, Kararın bir örneğinin yeniden soruşturma yapılmak üzere Başsavcılığa gönderilmesine OYBİRLİĞİYLE karar verildi.