Çin Merkez Bankası'nın (PBoC) ekonomiyi desteklemek amacıyla para politikasında önemli ölçüde gevşemeye gitmesi, varlık piyasalarını etkilemeye devam ediyor. Bu kapsamda, altının ons fiyatı da yeni zirvelere ulaşarak rekor tazelemeyi sürdürüyor.
Çin ekonomisinde iç talebin zayıflığı ve gayrimenkul sektöründeki gerileme, ekonomik büyümeyi olumsuz etkiliyor. Bu durumu tersine çevirmek amacıyla Çin Merkez Bankası, dün bir dizi teşvik adımı açıkladı. PBoC Başkanı Pan Gongsheng, düzenlediği basın toplantısında bankanın attığı çeşitli politika adımlarını duyurdu. Bunlar arasında ters repo faiz oranında indirim, zorunlu karşılık oranlarının düşürülmesi ve mortgage faizlerinin azaltılması gibi önlemler bulunuyor. Başkan Pan, piyasaya kısa vadeli nakit sağlama aracı olarak kullanılan 7 günlük ters repo faizinin yüzde 1,7'den yüzde 1,5'e indirildiğini belirtti.
Bugün de PBoC, finans kuruluşlarına verilen bir yıllık orta vadeli kredi faiz oranını yüzde 2,30'dan yüzde 2,00'ye çektiğini duyurdu. Bu hamle, ekonomiyi desteklemeye yönelik adımların devamı olarak değerlendiriliyor. Çin Merkez Bankası'nın bu kararı, yatırımcıların ABD Merkez Bankası'nın (Fed) da benzer bir yönde hareket ederek faiz indirimlerine devam edeceği beklentisini artırdı.
Bu beklentilerin etkisiyle, altının ons fiyatı Londra Metal Borsası'nda (LME) 2.670,57 dolara ulaşarak tarihi bir zirveye imza attı. Ancak rekor seviyenin hemen ardından altının ons fiyatı, yüzde 0,4'lük bir geri çekilme yaşadı. Yıl genelinde bakıldığında, altın yüzde 30 oranında değer kazanmış durumda. Analistler, altının bu denli güçlü performansının arkasında, yılın başından bu yana devam eden merkez bankası alımları ve Orta Doğu ile Ukrayna'daki çatışmaların yarattığı güvenli liman talebi olduğunu belirtiyor.
Ayrıca analistler, dolar endeksinin 100 seviyelerine kadar gerilemesi ve tahvil getirilerinin düşmesiyle altının alternatif maliyeti azaldığını, bunun da altın fiyatlarını yukarı yönlü desteklediğini ifade ediyorlar. Hem küresel ekonomik belirsizlikler hem de merkez bankalarının gevşeme politikaları, altının güçlü talebini sürdürmesine katkıda bulunuyor.