BRONZ ÇAĞINDA ÇATAL
En eski arkeolojik çatal buluntuları, Bronz Çağı'ndan ve Çin'in kuzey ile orta bölgelerinden gelmektedir. Ancak, bu çatalların yemek yemek, servis yapmak veya yemek hazırlamak için kullanılıp kullanılmadığı bilinmemektedir. Bu aletler, iki uçlu kemik yapısındaydı. Çatalın şekli, eski Mısırlılar ve Yunanlılar tarafından da bilinmekteydi ve tapınak törenlerinde kullanıldığı İncil'de (Samuel Kitabı 2:13) bahsedilmektedir. Ancak, Mısır ve Yunanistan'daki ilk şekilleri, doğrudan yiyecek tüketmek için değil, yiyeceği keserken ve servis ederken tutmaya yarıyordu.
ÇATALIN YAYILMASI
Çatalın ilk olarak Yunanlılar tarafından kullanıldığı bilinmektedir. Daha sonra, M.S. 7. yüzyılda Orta Doğu'daki zengin ve itibarlı ailelerin masalarında yaygınlaşan çatal, 13. yüzyılda Bizanslılara, oradan da İtalyanlara geçmiştir. Fransa'da ise gösterişe kaçtığı düşünüldüğü için kabulü oldukça yavaş olmuştur. 1600'lerin ortalarında yeniden saygınlık kazanan çatal, kraliyet ailelerinin ve zengin sofralarının vazgeçilmez lüksü haline gelmiştir.
BİZANS'TA ÇATALIN SERÜVENİ
Çatalın Bizans'ta kullanımı 4. yüzyıla kadar geri gitmektedir, ancak çevredeki ulusların onu kabul etmesi uzun zaman almıştır. 1004 yılında Venedik Doge Pietro II'nin ailesiyle evlenen Bizans İmparatoru II. Basileios'un yeğeni Prenses Maria Argyra, İtalya'daki yeni evine birkaç altın çatal getirmiştir. Ancak, bu alet pek iyi karşılanmamış ve Prenses kibirli olarak görülmüştür. Aziz Peter Damian, çatalla yemek yediği için onu eleştirmiş ve vebadan öldüğünü, Tanrı'nın bu utanç verici aleti kullanmasından dolayı onu cezalandırdığını söylemiştir.
ÇATALIN İTALYA'DA YAYILMASI
Bizans İmparatorluğu ile olan yakın bağları sayesinde çatal, ilk kez İtalya'da yaygınlaşmış ve 14. yüzyılda burada geliştirilmiştir. Çatalın kullanımı, 13. yüzyılda Napoliten kralı Anjou'lu Robert'a ithaf edilen bir yemek kitabında yer almıştır. Bu kitapta, lazanyanın kaygan dilimlerini çatalla almanın gerekliliği belirtilmiştir. Yemek takımlarının yayılması, İtalyan tüccarların büyük popülaritesi sayesinde olmuştur.
ÇATALIN MASALARDAKİ YERİ
İnsanlar, çatalı çatal bıçak takımının bir parçası olarak kabul etmeden önce, yiyecekleri doğrudan servis kaselerinden ve evrensel bir çatal bıçak takımı görevi gören kaşıkla alıyorlardı. Bıçaklar ise, yiyecekleri dilimlemek için kullanılıyordu. 1365 yılından sonra masada yemeklerde kullanılmaya başlanan bıçak, uzunca bir dönem silah olarak da kullanılmıştır.
ÇATALIN KİLİSE TARAFINDAN REDDEDİLMESİ
Roma Katolik Kilisesi'nin bazı yazarları, Tanrı'nın bize parmak şeklinde doğal çatallar verdiğini söyleyerek metal kapların kullanılmasına karşı çıkmışlardır. Çatalın şekli nedeniyle kilise, onu Şeytan'ın aletiyle karşılaştırmıştır. Hatta "Güneş Kral" Louis XIV, sarayında çatal bıçak takımının yaygın olmasına rağmen elleriyle yemek yemeyi tercih etmiştir. Öğretmenlerinin tavsiyesi üzerine çocuklarına çatal kullanımını bile yasaklamıştır.
ÇATALIN MODERNLEŞMESİ
En lüks çatal bıçak takımları altın ve gümüşten yapılmıştır. İlk çatalların yalnızca iki ucu varken, 1620'lere kadar üç uçlu çatallar üretilmeye başlanmıştır. 18. yüzyılda Almanya'da çatala dördüncü bir uç eklenmiştir. Çatalın İngiltere'de yaygınlaşması ise 19. yüzyıla kadar sürmüştür.