Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) ile Savunma ve Havacılık Sanayi İhracatçıları Birliği'nin Antalya'daki toplantısında ortamı buz kestiren bir diyalog yaşandı.
Sözcü gazetesi yazarı Serpil Yılmaz, bugünkü köşesinde, "Savunma sanayiinde 'çatışma' çıktı!" başlıklı yazısıyla, söz konusu toplantıda yaşanılanları aktardı.
"Ortalık buz oldu. Kamu ve özel sektör toplantılarında hele de kameralar açıkken böylesi bir 'fırçalamaya' şahit olan var mı sanmıyorum…" diyen Serpil Yılmaz, konferans konuşmacılarından OSTİM Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın ile SSB Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir arasındaki gergin konuşmayı anlattı.
Yılmaz, Orhan Aydın'ın kürsüdeki konuşmasında ekranda gösterdiği slaytı işaret ederek kurumlar arası uyumun olmadığına dikkat çektiğini ifade ederek, “SSB düzene sokmalı. Bu şemayı bir kurumdan aldım. İşbirliği oluyor mu sizce? Birbirimizi kırıyoruz, sonucu sıfır” dediğini aktardı.
Aydın'ın SSB Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir'e dönüp, “Sizin sabahki sunumunuzda yer alan çarkta da bunun aynısı var” sözlerinin salonda gülüşmelere yol açtığını belirten Yılmaz, "Ne var ki bu sempatik hava uzun sürmüyor" diyerek, ikili arasında yaşanan gergin diyalogdan bahsetti.
Serpil Yılmaz'ın yazısı şu şekilde:
"Ortalık buz oldu. Kamu ve özel sektör toplantılarında hele de kameralar açıkken böylesi bir “fırçalamaya” şahit olan var mı sanmıyorum…
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) ile Savunma ve Havacılık Sanayi İhracatçıları Birliği'nin (SSI), “Savunma ve Havacılık Sanayiinde Küresel Stratejiler Konferansı” için Antalya'daydık…
25 milyar olan savunma sanayii ihracat hedefi 11. Kalkınma Planı'nda 10.2 milyar dolara çekildi. Bu rakam bile endişe ile karşılanıyor.
Sektörün 2011 yılında ihracatı 884 milyon dolardı. Bu yılın ocak-ekim döneminde yüzde 37.5 oranında artışla 2 milyar 136 milyon dolara ulaştı.
Kamuoyunda oluşturulmak istenen “Neden ihracat hedefi tutmasın” algısı, konferansın en kritik anlarına sahne oldu.
Sahneyi başa alayım.
Konferans konuşmacılarından OSTİM Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın, kürsüye geliyor.
Ekrana yansıttığı slayttan; özel sektör, üniversiteler, kamu kurumları ve diğer paydaşlarla işbirliği modelini gösteriyor.
FIRSATLARI İŞE ÇEVİRMEMİZ LAZIM
Çark dönmüyor! Kırılıyor.
6 bin kadar KOBİ'yi temsil eden Aydın, kitabın orta sayfasından konuşuyor:
“Sivil Havacılık Uzay Genel Müdürlüğü diye birim var, en azından bize dokunmuşluğu yok. Bize sahip çıkan SSB'ye teşekkür ediyorum. Sivil havacılık alanında bir olay yaşadık. 1996-1997 yılı, Türkiye yurtdışından 56 uçak siparişi alıyor. Yaptığı alışverişin sonunda yüzde 52 off-set (ithalat karşılığı, ürün ve hizmet üretimi/satışı) anlaşması imzalıyor. Böylelikle TAI (Türk Havacılık ve Uzay Sanayi) yeniden hayatiyet buldu. 3-4 yıl evvel aynı evraklarla THY'nin 200 uçak alımında bize off-set uygulaması yok. Gittik TAI'nın evrakından çıkardık. Bu politikayı yürütebilsek ihracatımızı üçe-beşe katlamamız mesele değil. Fırsatları işe çevirmemiz lazım. Bunu gerçekleştirecek olanlar bu salonda. Dışarıda muhatap, sorumlu yok. Kimse topu taca atamaz. 2023 yılında 10 milyar dolarlık ihracat hedefinin hesabını hepimiz vereceğiz. Çalıştayın sonunda yemin mi içeceğiz öyle ayrılacağız… Yoksa bu stratejik planlarla her yer dolu.”
İhracatın önündeki engelleri de sıralıyor:
“Milli sertifikasyon sistemi olmadığı için bazı işleri yapamıyoruz. İkinci hamimiz Ticaret Bakanlığı. İhracat seferberliği kavramını koymuş. Lay loy lom ‘Hadi gidelim, yapalım' değil. Eğitimden üretime çok güzel çalışmalar yaptık. SSİ sayesinde 60 ülkeden ana sanayicileri getirip, KOBİ'lerle görüştürüyoruz. Geçen yıl 5 bin 700 görüşme yaptık.”
KURUMLAR ARASINDA UYUM YOK
Ekranda gösterdiği slaytı işaret ederek kurumlar arası uyumun olmadığına dikkat çekiyor:
“SSB düzene sokmalı. Bu şemayı bir kurumdan aldım. İşbirliği oluyor mu sizce? Birbirimizi kırıyoruz, sonucu sıfır.”
SSB Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir'e dönüp, “Sizin sabahki sunumunuzda yer alan çarkta da bunun aynısı var” sözleri salonda gülüşmelere yol açıyor.
Ne var ki bu sempatik hava uzun sürmüyor.
Aydın uyarı dozunu artırıyor.
“Bu çark dönmez, birbiri ile ahenk içinde dönmedikçe hedefimizin yüzde 90'ı uçar. Yazık, günah! SSB etrafında düzenlenmeli. Boş alan bırakmadan… Ticaret Bakanlığı'nın seferberlik anlayışı ile 10 milyar dolar hedefi hayata geçirmeliyiz. Aksi halde yurtdışına giden (mühendislerden) adamlardan hepimiz sorumlu oluruz.”
“Bir önerim daha var” diyerek konuşmasına ek yapıyor: “İhracat, SSB Yardımcılığı seviyesinde ele alınmaz. Sivil havacılığın, savunmadan ayrılması gerekir. Muhatapları ayrı, çalışma şekli ayrı.”
İlk soru, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Serdar Demirel'den geliyor.
GERİLİMLİ DİYALOG
Ve ikili arasında şu gerilimli diyalog yaşanıyor.
S.D.- Orhan bey, savunma sanayiinin şemasını koydunuz, “Havacılıkla birlikte bu iş olmuyor” dediniz. Neden böyle bir sunum yapma ihtiyacı duydunuz? Neyi yanlış yaptık?
O.A.- Yanlış yapılan bir şey yok. Hedefe ulaşmanın çaresini arıyorum.
S.D.- Havacılıkla birlikte olmadığını söylediniz, örnekleriyle söyleyiniz, hataları görelim. Slayt haline geldiyse, sebebi olmalı.
O.A.- 2 milyar dolardan 10 milyar dolara çıkacaksak, mevcut paradigmayı değiştirmeliyiz. Benim görüşüm bu.
S.D.-. Son yıllarda artış var mı?
O.A.- Gözüküyor.
S.D.- O zaman yanlış mı yapılıyor da artış olmuyor?
O.A.- Yanlıştan bahsetmedim.
S.D.- Böyle bir slaytı koymayı size kim söyledi? Her seferinde birisi çıkıyor, böyle bir şey söylüyor.
O.A.- Kimse bana slayt çıkarttıramaz. Özgür irademle konuşan birisiyim. Kusura bakmayın… Mesele şu ki; Türkiye 1.8 trilyon dolarlık küresel savunma sanayii sektöründe hem sondan ikinci hem de ihracatı ile ithalatı arasındaki makası korunuyor!"