Osman Kavala: Bu işin daha çok uzayacağını tahmin etmiyorum

İki yılı aşkın süredir cezaevinde bulunan Gezi Parkı davasının tek tutuklu sanığı Osman Kavala, iddianamede suçlamalara dayanak olabilecek ...

İki yılı aşkın süredir cezaevinde bulunan Gezi Parkı davasının tek tutuklu sanığı Osman Kavala, iddianamede suçlamalara dayanak olabilecek hiçbir delilin mevcut olmadığını söyleyerek, "bu işin daha çok uzayacağını tahmin etmiyorum" dedi.

İki yılı aşkın süredir cezaevinde tutuklu bulunan Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala, dava süreciyle ilgili olarak "Benim ve diğer suçlananların beraat edeceklerinden şüphem yok. Gezi protestolarının hükümeti yıkmak için dış güçlerce planlanmış, finanse edilmiş ve benim lideri olduğum gizli bir yapı tarafından yönetilmiş olduğu son derece mantık dışı bir iddia, dolayısıyla iddianamede de suçlamalara dayanak olabilecek hiçbir delil mevcut değil" dedi.

Kavala sözlerine şöyle devam etti:

"Bu nedenle davanın sonucu ile ilgili endişeli değilim. Ancak, tutuklanmam fiili bir cezaya dönüşmüş durumunda. Tutuklama için kesin delil gerekmez şeklinde bir akıl yürütmeyle tahliye taleplerim reddediliyor. Üç milyonu aşkın insanın katıldığı Gezi protestolarıyla ilgili bir tek ben tutukluyum. Sadece bu durum dahi yapılanın ne kadar mantıksız olduğunu gösteriyor.

16 ay iddianamenin hazırlanmasını bekledim, dava başladıktan sonra üç defa mahkeme heyetinin başkanı değişti. Bunlar, bana tutukluluğumu uzatmak için yapılmış gibi görünüyor. Ama bu işin daha çok uzayacağını tahmin etmiyorum."

"Yargı reformu paketinde bu davayı etkileyecek bir düzenleme yok"

DW Türkçe'den Beril Eski'ye konuşan Kavala, "Yargı reformuna mı güveniyorsunuz?" sorusuna da şu yanıtı verdi:

"Açıklanan reform paketinde bu davayı etkileyecek bir düzenleme yok. Ancak Adalet Bakanı’nın da ifade ettiği gibi tutuklama uygulamalarının yargısal tasarrufların meşruiyetine zarar vermekte olduğu gerçeği artık iyice görüldü. Benim durumumda da tutukluluğumun uzamasının sadece bana değil, yargıya da zarar verdiğinin anlaşıldığını sanıyorum.

İddianamede benimle ilgili iddiaların kaynağı olan emniyet raporlarının Gülencilikle suçlanan polisler tarafından hazırlanmış olduğu ortaya çıktı. İddianamenin temel aldığı soruşturma dosyasını hazırlayan savcı da FETÖ üyeliğinden aranıyor. Bu tuhaf durumun da tutuklama uygulamasının meşruiyeti konusundaki soruları artırmakta olduğunu düşünüyorum."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.