“Yeni geliştirilen bir ilacın ilk deney sonuçları, bu yeni molekülün ‘hastalığın ilerlemesini yavaşlatabileceğini’ gösterdi” diyen Müftüoğlu, “Amerika’nın önemli iki ilaç şirketinin, EISAI ve BOIGEN’ın ortaklaşa çalışarak geliştirdikleri, ‘LECANEMAB’ adlı bu yeni molekül özellikle erken teşhisin hemen ardından uygulandığında daha yüz güldürücü sonuçlar veriyor” diye yazdı.
Müftüoğlu yazısında araştırmaya ilişkin şu bilgi ve görüşlerini aktardı:
Araştırmaya konu olan çalışmada, 1800’e yakın gönüllü incelenmiş. 2 haftalık aralıklarla bu ilacın enjekte edildiği hastaların hafızaları ve zekâ kıvraklıkları farklı testlerden geçirilmiş. Araştırma 18 aylık bir süreci kapsamış. Netice bana göre de mükemmel. Araştırmada plasebo (sahte ilaç) verilen diğer deneklere kıyasla Lecanemab enjekte edilen hastalarda “bilişsel gerileme”nin “yüzde 27 oranı”nda yavaşladığı belirlenmiş. Ayrıca beyindeki toksik amiloid proteininin de miktarının azaldığı tespit edilmiş.
Bilindiği gibi Alzheimer hastalığının oluşumunda da ilerlemesinde de beyinde biriken toksik bir molekülün önemli bir etkisi var. Bu molekülün adı “BETA AMİLOİD”. Beta amiloid, atipik ve zararlı bir protein. Bu protein Alzheimer’a yakalanan hastaların beyninin bazı bölgelerine adeta kar gibi yağıyor, kâbus gibi çöküyor. Lecanemab isimli bu yeni ilaç ise beyinde biriken bu toksik beta amiloid proteinlerini adeta bir “temizlik işçisi” gibi ortadan kaldırıyor.