Özgür Özel, iktidarın yerel seçim kaybından sonra başlattığı tartışmaları, özellikle Esenyurt Belediyesi ve diğer belediyelere kayyım atanmasıyla ilgili tartışmaları, bağımsız olarak görmediklerini belirtti. Özel, bu tartışmaların, iktidarın gündemi şekillendirerek kendi çıkarlarına göre yönlendirmek istediğini vurguladı. Ayrıca, iktidarın yerel seçimlerden sonra CHP'li belediyelerin hareket alanını kısıtlamak amacıyla, İller Bankası'ndan yapılmayan kesintileri talep etme gibi bir yaklaşım içine girdiğini, bunun da hızla işlemeye başladığını ifade etti.
Özel, "Yıllardır AKP'li belediyeler ödemediklerini bizden faiziyle istiyorlar" diyerek, bu sürecin adil olmadığına dikkat çekti. Ayrıca, iktidarın eleştirilerine karşılık olarak, CHP'li belediyelerin birçok alanda başarılı işler yaptığını, örneğin pandemi döneminde maske dağıtımını CHP'li belediyelerin gerçekleştirdiğini ve halkın bu hizmetlerden memnun olduğunu söyledi. Özel, 31 Mart seçimlerinde halkın CHP'ye büyük bir yetki verdiğini ve bu yetkiyle, CHP'li belediyelerin iktidarın önceden yönettiği alanlarda önemli değişiklikler gerçekleştirdiğini belirtti.
Özel, AKP'li belediyelere yönelik eleştirilerine devam ederek, uzun yıllar boyunca bu belediyelerdeki usulsüzlük ve yolsuzlukların göz ardı edildiğini söyledi. Manisa'daki 8 büyük yolsuzluk dosyasının hala araştırılmadığını ve Melih Gökçek'in Ankara'daki dönemiyle ilgili dosyaların da üzerinin örtüldüğünü ifade etti. "Bir müfettiş gönderildi mi Manisa'ya?" diyerek, adaletin herkese eşit bir şekilde uygulanması gerektiğini vurguladı.