Sözcü yazarı Saygı Öztürk, bugünkü yazısında hükümetin "müjde" olarak açıkladığı Karadeniz'de bulunan doğalgaz rezervine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Öztürk, "Bulunduğu açıklanan gazın çıkartılması için gerekli teknoloji ülkemizde yok. Dışa bağımlı olduğumuz bir alanda “Bunu 2023 yılında kullanırım” demek de çok iyimserlik olur. O nedenle ulusal şirketleri ve yerli insan kaynaklarını yaratmak zorundayız." ifadelerini kullandı. Saygı Öztürk "Daha alınacak çok yol var" başlıklı yazısında, "TPAO'nun, 2013 yılında Karadeniz'de Tuna Bloğu'nun Sismik araştırmasını yapan ve sonrasında prosesini yapan ve o tarihte Tuna bloğunda gaz keşfini gerçekleştiren teknik ve idari personelin ise ya görevlerinden alındığını ya da emekli edildiğini öğreniyorum" dedi.
İŞTE O YAZI:
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Ozan Sungurlu, ameliyat olmuştu. Karadeniz'de doğalgaz olup olmadığıyla ilgili 10 kişilik yabancı uzman grubuyla toplantı yapılacaktı. Sungurlu, doktorlardan erken taburcu edilmesini rica etti. Doktorlar, istemeye istemeye Sungurlu'nun isteğini yerine getirdi. Toplantıda, Mehmet Ozan Sungurlu, yabancı uzmanların aksine, sondaj yapıldığında Karadeniz'de doğalgaz bulunacağını, yabancı uzmanlar ise gaz bulunmadığını öne sürüyordu. Ağrılar içinde toplantı tamamlandığında, Karadeniz'de doğalgaz aramaları yeniden gündeme geldi. TPAO yetkilileri, bir trafik kazasında hayatını kaybeden Mehmet Ozan Sungurlu'yu unutmadı ve salona onun adını verdi. Unutmayan yabancılar da vardı. ABD ve Kanada tarafından Sungurlu'nun adına her yıl ödül veriliyor. Bugün, doğalgaz bulunduysa, Mehmet Ozan Sungurlu'nun ölümüne direnmesi etkili olmuştu. Ağabeyi eski Adalet Bakanı Oltan Sungurlu da, uluslararası üne sahip kardeşinin olmasından hep gurur duyuyor.
BAZI UZMANLARA GÖRE
Gaz bulunmasıyla bugünden yarına refah düzeyimiz artmayacak. Açıklanan 320 milyar metreküp bilgisi dışında hiçbir teknik veri ve görselle paylaşılmayan bir keşif için halka bu kadar umut pompalamamalı. Gemi uzakta olduğu için kimse gidip kontrol edemeyeceğine göre, bu konu hep gündemde olmaya devam edecektir. Aslında geminin kimliği ve uydudan izlenmesini sağlayan IMO'su kapatılmazsa anlık takibinin de mümkün olduğunu hatırlatalım. Gaz bulunduğunda geminin kulesinden alevler yükselmesi petrolcülüğün şaşındandır. Gaz bulunduğunda, gazın ortamda birikmemesi için doğalgaz flare denen bir sistemle yakılır ki parlama ve patlama olmasın. Basın toplantısı yapılırken geminin ana makineleri ve jeneratörleri kule hariç harıl harıl çalışıyordu. Anlaşılan gazın içine değil, gazı barındıran yapıya girildiği anlaşılıyor. TPAO, 3 boyutlu sismik gemi alındıktan sonra Karadeniz'in Tuna bloğunda ilk araştırmayı yaptı. Tuna bloğu gaz ve petrol barındırıyor. Örneğin Romanya bu bölgeden gaz ve petrol çıkarıyor. Ayrıca 6 bölgede daha üretim yapıyor. TPAO Doğu Karadeniz'de BP, Orta Karadeniz'de Petronras ve Exxon, Batı Karadeniz'de Shell ile 5 kuyu derin deniz sondajı yaptı. Petrol işinde umutlar sönmez. 2013 yılında Tuna bloğu 2 boyutlu olarak tarandı. Amerikan İon gx ile bilgiler incelendi. Sonuçta Tuna bloğu için çok ümit doğdu. Şu an delinen kuyu Tuna bloğudur. Gazla ilgili tam bir hesap yapabilmek için yapıyı biraz daha delip testler yapmak ve belki birkaç kuyu daha delmek gerekecek.