Partisinin Meclis grup toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, HDP belediyelerine atanan kayyumlara tepkisini TBMM Grup Toplantısı'nda yineledi. Buldan, "4 Kasım darbesini yapanların hedefi HDP’yi ve demokratik siyaseti bitirmek, halkların demokrasi ve özgürlük umutlarını tüketmekti. Demokratik kazanımları, kadın mücadelesini bitirmekti. Bitiremediler, bitiremeyecekler" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisin grup toplantısında gündeme ilişkin konuştu. Buldan; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, ÖSO'yla ilgili sözlerine tepki göstererek, "Hangi resme baktınız Sayın Kılıçdaroğlu?" diye sordu.
Buldan'ın konuşmalarından satır başları şöyle:
KILIÇDAROĞLU'NA "ÖSO" TEPKİSİ
Sayın Kılıçdaroğlu, “Resme baktım. Afrin’e İdlib'e çok iyi hizmetler gidiyor” demiş. Hangi resme baktınız Sayın Kılıçdaroğlu? ÖSO denen tecavüz ordusunun Afrin’de yaptığı talanın resmini de gördünüz mü acaba Kürt halkı yaşadığı topraklardan sürüldü. Bu resmi gördünüz mü?
Tekçiliğin ve retçiliğin ipine sarılanlar, teker teker gidecekler. Ama bizler, Kürdüyle, Türküyle, Arabıyla, Alevisiyle, Süryanisiyle, Ermenisiyle, Çerkeziyle tüm Türkiye halkları, bu topraklarda bir arada olacağız, ortak geleceği ve demokratik cumhuriyeti kuracağız.
'KÜRT HALKINA RAĞMEN HİÇBİR DENGE VE DENKLEM KURULAMAZ'
Buradan altını çizerek vurgulamak istiyorum; Kürtlerin iradesini dikkate almayan hiçbir politikanın günümüz dünyasında herhangi bir başarı şansı yoktur. Kürt halkı dışlanarak, Kürt halkına rağmen hiçbir denge ve denklem kurulamaz. Kurulamayacaktır.
'ÖSO YETMEDİ, ŞİMDİ MÜTEAHHİT ORDUSU KURUP SURİYE'YE YOLLAYACAKLAR'
ÖSO yetmedi, Milli Ordu yetmedi. Herhalde şimdi de müteahhit ordusu kurup Suriye’ye yollayacaklar, mülteciler üzerinden ticaret yapmaya çalışıyorlar. Bunun adı resmen insan ticaretidir!
Kuzey Suriye’ye mülteci şehri kuracaklarmış; O topraklar TÜRGEV'in midir? Bilal’in toprağı mıdır? Kimi kimin toprağından çıkartıyorsunuz. Haddinizi bileceksiniz! O topraklardan çıkacaksınız sahiplerine bırakacaksınız.
Saray’daki, baş kayyımın hedefi seçimle kazanamadığı her yeri kayyımla ele geçirip Saray’a bağlamaktır. Bunu görmemek, anlayamamak tam bir siyasi körlüktür.
'HALKIMIZIN İRADESİYLE SEÇİLEN 15 BELEDİYEMİZ GASP EDİLDİ'
31 Mart seçimlerinde halkımızın iradesiyle seçilen 15 belediyemiz gasp edildi. Kayyım gaspıyla halkın seçme, seçilme ve yönetme hakkı ortadan kaldırılmıştır. “Kürtler seçemez, seçilemez, seçse bile yönetemez, yönettirmeyiz” denilmektedir. Kayyımların anlamı budur.
Halkımız, 4 Kasım darbesine yanıtını 16 Nisan’da, 24 Haziran’da, 31 Mart’ta ve 23 Haziran’da sandıklarda en güçlü şekilde verdi. Vermeye devam edecektir. Onların Kasım darbeleri varsa halklarımızın Haziran direnişleri var. HDP zindanlara sığmaz, bu halk zindanlara sığmaz.
'HDP DİMDİK AYAKTA KALMAYA DEVAM EDECEKTİR'
4 Kasım darbesini yapanların hedefi HDP’yi ve demokratik siyaseti bitirmek, halkların demokrasi ve özgürlük umutlarını tüketmekti. Demokratik kazanımları, kadın mücadelesini bitirmekti. Bitiremediler, bitiremeyecekler.
HDP dimdik ayakta kalmaya ve kesintisiz mücadele etmeye devam edecektir. HDP bir mücadele deryasıdır. HDP demokratik siyasal mücadelesiyle bu topraklarda yaşayan tüm halkların, kimlik ve inançların, ezilenlerin, kadınların, gençlerin umudu ve cesaret kaynağıdır!