Prof. dr. hüseyin öztürk: istanbul'un erken uyarı sistemi çalışmıyor

İstanbul Üniversitesi -Cerrahpaşa Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, İstanbul'un erken uyarı sisteminin çalışmadığını söylemiş oldu.

İstanbul Üniversitesi -Cerrahpaşa Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, İstanbul'un erken uyarı sisteminin çalışmadığını söylemiş oldu. Öztürk, "Erken uyarı sistemi için Kandilli Rasathanesi görevlidir yasal olarak, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı değil. Bütün datalar Kandilli'de 'proses' edilir. Kandilli kararı İstanbul'daki yöneticilere iletecektir, dijital olarak. Direkt sistemi kapatacaktır ama bu sistem bugün çalışmıyor maalesef. Bunu da üzülerek söylemek istiyorum" diye konuştu. Kandilli Rasathanesi'nden ise mevzuyla ilgili izahat yapılmadı. Ancak rasathanenin web sayfasında İstanbul Deprem Hızlı Müdahale ve Erken Uyarı Sistemi hakkında bilgiler yer alıyor. 2019 Aralık ayında izahat icra eden Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Haluk Özener de, Marmara Denizi tabanına yerleştirilen fiber optik kabloların trolle avlanan balıkçılar tarafınca parçalandığını açıklamıştı. Fiber optik kabloların geçen süreye karşın hala onarılmadığı açıklandı.

"MARMARA DENİZİ AYAKTA KALACAK TEK YERİMİZ OLACAK"

İstanbul Teknik Üniversitesi ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı,  "Denizcilik Sektörü Olası İstanbul Depremine Hazır mı" başlığıyla bilimsel toplantı düzenlendi. Konularında uzman olan mühim adların iştirak ettiği sempozyumda, Marmara depreminde Marmara Denizi'nin kıyılarının kullanılması benzer biçimde pek oldukça mevzu masaya yatırıldı. Sempozyuma katılan İstanbul Üniversitesi- Cerrahpaşa Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, mümkün Marmara depremi ile ilgili mühim uyarılarda bulunarak afet durumunda Marmara Denizi'nden yapılacak müdahale planlarına dikkat çekti. Deprem anında karada büyük bir kaosun yaşanabileceğini belirten Öztürk, "Marmara Denizi ayakta duracak tek yerimiz olacak. O yüzden zelzele afetine çevre illerle beraber hazırlanılması lazım" uyarısında bulunmuş oldu.

"MARMARA DENİZİ AFET KOORDİNASYON BAŞKANLIĞI OLUŞTURULMALI"

Sempozyumda konuşan Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, "Marmaray'ın kendini kapatma sistemi çalışacak bu şekilde büyük depremde. Çıkışı açık verecek fakat girişi kapatacak önlemleri var. Fakat gene de karada büyük bir kaos olabilir. Marmara Denizi ayakta duracak tek yerimiz olacak. O yüzden zelzele afetine çevre illerle beraber hazırlanılması lazım. Marmara Denizi Afet Koordinasyon Başkanlığı oluşturulmalı. Bu oldukça mühim. Marmara Denizi'ndeki illerin valileri, belediye başkanları, garnizon komutanları kesinlikle tertipli toplantı yapmış olup, bu mevzuda beraberlik oluşturması lazım" dedi.

"İSTANBUL'UN ERKEN UYARI SİSTEMİ ÇALIŞMIYOR"İki dönem Jeoloji Mühendisleri Odası'nın şube başkanlığını yaptığını hatırlatan Öztürk, "Uzun süredir bu mevzuları söylüyorum fakat maalesef bir yol alamadık. Dahası bugün, İstanbul'un erken uyarı sistemi çalışmıyor. Bunu da söylemek zorundayım. Erken uyarı sistemi için Kandilli Rasathanesi görevlidir yasal olarak, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı değil. Bütün datalar Kandilli'de proses edilir. Kandilli sonucu İstanbul'daki yöneticilere iletecektir, dijital olarak. Direkt sistemi kapatacaktır fakat bu sistem bugün çalışmıyor maalesef. Bunu da üzülerek söylemek istiyorum" diye konuştu.

"MARMARA DENİZİ'NİN KIYILARINI İZLEMEMİZ VE HAZIR TUTMAMIZ LAZIM"Zaman kaybetmeden atılması ihtiyaç duyulan adımlara dikkat çeken Öztürk, "Bu oldukça mühim. Marmara Denizi'nin kıyı kullanımını kesinlikle mercek altına alıp, santim santim Marmara Denizi'nin kıyılarında kim ne yapıyor, onu bilmemiz lazım. Sadece bunu değil. Ama bir dalganın da bu kıyılara, harekete geçecek operasyon gücümüze de bir ziyanı olabilir. Yapacağımız hareketi de yapamayabiliriz. Bunu da gözeterek Marmara Denizi'nin kıyılarını oldukça yönlü izlememiz ve hazır halde tutmamız lazım. Balıkçı barınakları, limanlar, iskeleler, iletim hatları, fabrikalar, tersaneler, risk altındaki konutlar, alt yapısı hazırlanmış toplanma alanları, iş makinalarının bölgeleri benzer biçimde, bunların hepsi bir haritada oldukça net olarak konumlanması ve bu hazırlığın yapılması lazım. Bunun başlangıcında da Marmara Denizi Afet Koordinasyon Başkanlığı benzer biçimde bir başkanlık altında, vakit geçirmeden yapılması lazım" şeklinde konuştu. "AFETLE MÜCADELE SANILDIĞI GİBİ KOLAY DEĞİL"Deprem bölgesine gittiğinde yaşamış olduğu problemi özetleyen Öztürk, "İki defa deprem bölgesine gittim. Son gittiğimde inanamayacaksınız. İskenderun bölgesinde ve Hatay'da kullanacak tuvalet bulamadım. Beş tane benzin istasyonu geçtim. Bir çok STK'nın yerine gittim ama hiçbirinde tuvalet bulamadım. İnanamazsınız. 'Araziye gidin' dediler en sonunda. Araziye gittik en sonunda. Sanıldığı benzer biçimde afetle savaşım etmek o şekilde oldukça kolay bir şey değil. Çok büyük bir savaşım sürüyor şuan sahada fakat beklemediğimiz bir sürü gelişme oluyor. Bununla savaşım etmek kolay değil. Belki size hela mevzusu oldukça kolay benzer biçimde geliyor fakat hela meselesi bile başlı başına bir sorun oluyor" ifadelerini kullandı.

"DENİZDEN MÜDAHALE PLANLARI SÜREKLİ GÜNCELLENMELİ"Denizden müdahalenin de afet anında oldukça mühim olduğuna vurgu icra eden Öztürk, "Afete denizden müdahale planları valilik, belediye, askeri yetkililerle beraber değerlendirilip devamlı güncellenmesi gerekir ve bu mevzuda da bir vali yardımcısının asla değişmeden bu işi takip etmesi lazım. Dolayısı ile bu işin oldukça yönlü yürütülmesi lazım fakat Marmara Denizi'nin elimizde kalıp fonksiyonunu yerine getirmesi için zelzele anında; oldukça hızla yapılmamış bir işi, kıyı planlarını, kıyı kullanım şeklini ortaya koymamız lazım. Bu oldukça oldukça önemli" dedi.

FİBER OPTİK KABLOLAR DA ONARILAMADIÖte taraftan Kandilli Rasathanesi'nden mevzuyla ilgili izahat yapılmadı. Ancak, 2019 Aralık ayında izahat icra eden Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Haluk Özener de, Marmara Denizi tabanına yerleştirilen fiber optik kabloların trolle avlanan balıkçılar tarafınca parçalandığını açıklamıştı. Fiber optik kabloların geçen süreye karşın hala onarılmadığı öğrenilirken Haluk Özener o konuşmasında, "Fiber optik kablolar ile veriler kıyıya, istasyonlara eş zamanlı olarak erişti. 2008'de değişik ülkelerden, değişik kuruluşlar ile informasyon alışverişi yapılmış oldu. İtalya, Almanya, İngiltere ve en sonunda İngiltere'den bir şirket ile bu çabalama başladı. Deniz tabanına bin 200 metre derinliğine dahi bu istasyonlar kuruldu. Veriler geldi, Marmara denizine konuşlanmış fiber optik kablolu istasyonlar vardı. Toplam 70 kilometre fiber optik kablomuz Marmara Denizi'nde. Maalesef bunlar tüm deniz haritalarında işaretli olmalarına karşın trolle avlanan avcılar kabloları parçaladılar" ifadelerini kullanmıştı.

İSTANBUL DEPREM HIZLI MÜDAHALE VE ERKEN UYARI SİSTEMİBoğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nün web sayfasında İstanbul Deprem Hızlı Müdahale ve Erken Uyarı Sistemi hakkında şu bilgiler yer alıyor: "Boğaziçi Üniversitesi tarafınca 1998 senesinde, 1999 Kocaeli ve Düzce depremlerinden ilkin başlatılan "İstanbul Deprem Hızlı Müdahale ve Erken Uyarı Sistemi" projesi girişimi Bakanlar Kurulu'nun 5/4/2001 tarih ve 2001/2232 sayılı kararı ile onaylanmıştır.

Boğaziçi Üniversitesi-Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE), Deprem Mühendisliği Ana Bilim Dalı tarafından 10 Mayıs 2001 tarihinde kuruluş çalışmaları başlatılan İstanbul Deprem Hızlı Müdahale ve Erken Uyarı Sistemi'nin  tüm tasarımı ve teknik şartnameleri KRDAE - Deprem Mühendisliği Ana Bilim Dalı tarafından hazırlanmıştır. 2012 yılında İstanbul Valiliği'nin katkılarıyla sistemin teknik altyapısı güncellenmiştir.  İstanbul Deprem Hızlı Müdahale ve Erken Uyarı Sistemi 100 hızlı müdahale istasyonu ve 10 erken uyarı istasyonundan oluşmaktadır.Kuvvetli deprem yer hareketi kaydedicilerinden gerçek zamanlı gelen veri vasıtası ile bir deprem sonrasında kuvvetli yer hareketi parametre dağılımları belirlenerek bina hasar dağılım haritaları hazırlanmakta ve deprem sonrası müdahalenin önceliklendirilmesine destek vermek amacıyla kurumlarla paylaşılmaktadır. Erken uyarı istasyonlarına ulaşan deprem dalgasının P ve S bileşenleri arasındaki saniyeler mertebesindeki zaman farkından yararlanılarak, çeşitli kritik tesislerin kontrollü kapatma işlemlerinin devreye girmesi için veri aktarımı sağlanabilmektedir."

- İstanbul

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.