ZAPORIJYA NÜKLEER GÜÇ SANTRALI'NDEKI YANGIN VE OLASI PATLAMA RISKLERI: TÜRKIYE DE ETKILENECEK MI?
Ukrayna'nın güneyinde bulunan Zaporijya Nükleer Güç Santrali'nin soğutma sisteminde çıkan yangın, uluslararası alanda büyük bir endişeye yol açtı. Avrupa'nın en büyük nükleer santrali olan Zaporijya'daki bu olay, hem Ukrayna hem de Rusya tarafından farklı şekillerde değerlendirildi. Olası bir nükleer patlama durumunda etkilenecek ülkeler arasında Türkiye de bulunuyor.
OLASI PATLAMADAN ETKILENECEK ÜLKELER
Ukrayna ve Rusya arasındaki gerilimin ortasında çıkan yangının ardından, olası bir nükleer patlamanın etkileyeceği ülkeler belirlendi. Bu ülkeler şu şekilde sıralanıyor:
- Türkiye
- Bulgaristan
- Gürcistan
- Romanya
- Polonya
- Belarus
- Litvanya
- Letonya
- Estonya
- Slovakya
- Finlandiya
- Ukrayna
UKRAYNA VE RUSYA’NIN AÇIKLAMALARI
Zaporijya Nükleer Güç Santrali'ndeki yangın sonrası, Ukrayna ve Rusya'dan çelişkili açıklamalar geldi. Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky, yangının Rus işgalciler tarafından çıkarıldığını ve radyasyon seviyelerinin şu an normal olduğunu duyurdu. Rusya ise yangının Ukrayna'nın saldırısı sonucu başladığını iddia ederek, yangının büyük ölçüde kontrol altına alındığını belirtti.
TÜRKIYE'NIN RISK DURUMU
Uzmanlar, olası bir nükleer patlamanın 12 ülkeyi ciddi şekilde etkileyebileceğini ifade ediyor. Türkiye de bu ülkeler arasında yer alıyor. Ancak, Türkiye'nin nükleer kazanın 1., 2. ve 3. etki seviyelerinin haricinde olduğu belirtiliyor.
Enerji Uzmanı Altuğ Karataş, Zaporijya Nükleer Güç Santrali'nin Türkiye'ye ortalama 650-700 kilometre uzaklıkta olduğunu vurgulayarak, bu mesafenin Türkiye’nin etkilenme riskini azalttığını belirtti. Karataş, Türkiye'nin olası bir nükleer patlama durumunda en yüksek risk seviyelerinde yer almayacağını ifade etti.
SONUÇ VE ÖNERILER
Zaporijya Nükleer Güç Santrali'ndeki yangın ve potansiyel patlama riski, uluslararası güvenlik endişelerini artırdı. Türkiye'nin nükleer kazanın en yüksek risk seviyelerinde olmaması sevindirici bir durum olmakla birlikte, gelişmelerin dikkatle takip edilmesi ve hazırlıklı olunması öneriliyor. Uluslararası toplumun ve uzmanların durumu izlemeye devam etmesi, olası risklerin en aza indirilmesi açısından kritik önem taşıyor.