Razer DeathAdder, sade ama şık tasarımı sahipti. Avuca tam oturduğu için de iyi bir kontrol imkânı sunabiliyordu. Öyle ki bu ürün, Razer’ın belirttiğine göre dünya çapında 10 milyon adetlik ciddi bir satış başarısına imza attı. Razer DeathAdder v2 ise, efsane olmuş ilk modelin mirasını sürdürme niyetinde. Böylelikle, ilk versiyonu yıllarca kullanan ve “keşke yenilense” diye beklenti içinde olan oyuncular için de ilk tercih olacaktır diyebiliriz.
Ürünün tasarım hatlarına baktığımızda, Razer DeathAdder v2’nin ilk önceki DeathAdder ile neredeyse aynı tasarım hatlarına sahip olduğunu söyleyebiliriz. Tabii buradaki tasarımda ufak tefek düzenlemeler ve iyileştirmeler mevcut. Şunu söylemeliyiz ki bu mouse, ufak elli ve sağ elini tercih eden oyuncular için gerçekten iyi bir seçenek.
Ürünü kavradığınızda, baş parmağınız sol yan taraftaki içe doğru gömük tasarımla birleşiyor adeta. Serçe parmağınız da mouse’u sağ taraftan sarıyor. Böylelikle sağlam bir tutuş elde ediyorsunuz. Ürünün tık tuşları gayet büyük, tekerlek ve DPI değiştirme tuşları da çok kullanışlı. Tabii sağ yan tarafta da programlanabilir iki tuş yer alıyor ve baş parmağınızla kontrol edebiliyorsunuz. Yine de bu iki tuşun basma hissi biraz daha iyi olabilirdi diye düşünüyorum.
Mouse’un yaklaşık 2 metre uzunluğunda örgü tip kablosu bulunuyor ve USB aracılığıyla PC’nize bağlanıyor. Mouse’u kullanmak için Razer’ın yazılımını indirmeniz şart değil, standart haliyle de kullanabilirsiniz, ancak Razer’ın yazılımını indirdiğinizde de tuş kombinasyonlarından DPI değerlerine, RGB aydınlatmadan farklı oyun profillerine kadar pek çok seçeneğiniz oluyor. Evet, ürünümüzün hem teker kısmında, hem de sırtındaki logoda RGB aydınlatma sistemi bulunmakta, ki mouse’u PC’ye takar takmaz yanmaya başlıyorlar.
Bu arada, yapılan bazı kullanıcı yorumlarında, bu mouse’un PlayStation 4’le de çalışabildiği, ancak ek özelliklerinin desteklenmediği belirtilmiş. Bunu deneme şansımız olmadığı için net bir şey söyleyemiyoruz.
Ve gelelim oyun performansına, yani en önemli detaya. Az evvel de belirttiğimiz gibi, ürünün tasarımı sayesinde elde sağlam bir tutuşu var. Böylece oyunlarda adımlarınızı sağlam atabiliyorsunuz. Özellikle PUBG ve Call of Duty gibi online tarafta çok fazla tercih edilen oyunlarda bu tip bir mouse ile rahatlıkla yol alabilirsiniz. Ayrıca, mouse’u kullanmak için bir mouse pad’e ihtiyacınız da yok, düz bir zemindede (ahşap örneğin) iyi bir performans sunuyor.
DeathAdder’dan ne farkları var?Aslında ağırlığından kullanılan optik sensöre, programlanabilir tuş sayısından tıklama dayanıklılık ömrüne kadar Razer DeathAdder v2’nin çok daha iyi olduğunu söylemeliyiz.
Razer DeathAdder v2, Razer’ın Focus+ optik sensörüyle geliyor. 20 bin DPI değerini sunan bu sensör, sizi adeta kaykay yaparken bir yandan da düşmanlarını ortadan kaldıran bir Terminator’e dönüştürebilir. Sanıyoruz akıcılık konusunda bu iyi bir örnek olmuştur.
85 gram ağırlıkta olan ürün, hafızasında 5 farklı oyun profilini tutabiliyor ve alt kısmındaki tuş sayesinde profiller arasında geçişler yapılabiliyor.