Robin Williams 9 yıl önce intihar etmişti: Yanlış teşhis otopside ortaya çıktı

11 Ağustos 2014 tarihinde Kaliforniya'daki evinde ölü bulunan ve Parkinson teşhisi konduğu için intihar ettiği düşünülen Robin Williams'a yanlış teşhis konulduğu ortaya çıktı.

Ünlü oyuncunun oğlu otopsi ayrıntılarını vererek, babasının hastalığının Lewy cisimcikli demans (LBD) olduğunu duyurdu.

ABD'li oyuncu ve komedyen Robin Williams'a 9 yıl önceki intiharından önce Parkinson teşhisi konmuştu. Ünlü ismin oğlu, babasına yapılan otopside bu teşhisin yanlış olduğunun ortaya çıktığını açıkladı.

Hollywood'un en sevilen oyuncularından Robin Williams, 2014 yılında 63 yaşındayken intihar etmişti. Aktöre ölümünden iki yıl önce titreme, sertlik, denge ve koordinasyon güçlüğü gibi istenmeyen veya kontrol edilemeyen hareketlere neden olan bir beyin hastalığı olan Parkinson teşhisi konmuştu. Dünya çapında tanınan aktör 2014 yılında 63 yaşındayken trajik bir şekilde intihar ederek hayatını kaybetti.

Daha sonra yapılan bir otopsi, Parkinson tipi semptomlarına giderek daha fazla benzeyen teşhis edilmemiş Lewy cisimcikli demans (LBD) hastalığından muzdarip olduğunu ortaya çıkardı.

Ancak Williams'ın oğlu, ünlü isme konan Parkinson hastalığı teşhisinin yanlış olduğunu ve bunun babası öldükten sonra yapılan otopsi esnasında anlaşıldığını açıkladı.

Söz konusu otopsi, Williams'ın Parkinson semptomlarına oldukça benzeyen Lewy cisimcikli demans (LBD) hastalığından mustarip olduğunu ortaya çıkardı.

Lewy cisimcikli demans nedir?

Lewy cisimcikli demans (LCD) Alzheimerdan sonra en sık görülen demans türüdür, demansa eşlik eden akut başlangıçlı bilişsel dalgalanmalar, yönelim bozukluğu, görsel varsanılar ve uyku bozuklukları ön planda deliryum tanısını akla getirir. Deliryum tedavisinde yeğlenen antipsikotik tedaviler LCD’da karşılaşılan morbidite ve mortalite ile ilişkili nöroleptik duyarlılığı nedeniyle tabloyu kötüleştirir.

Literatürde deliryum bulguları ile görülmesi nedeniyle LCD tanısı gözden kaçan nadir olgu sunumları vardır. Ayrıca LCD tedavisinde tek başına ketiyapin veya kolinesteraz inhibitörleri ile etkinlik elde edildiği bildirilmiştir. Bu yazıda deliryum tablosu nedeniyle tanısında güçlük yaşanan ve çeşitli tedavileri tolere edemeyen bir kadın hastanın ketiyapin ve rivastigmin kombinasyonu ile tedavisi sunulmuştur.