Yeniçağ Gazetesi'nde yer alan habere göre; İstifa eden eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifası gündemdeki yerini korumaya devam ederken, istifa haberini yayınlayamayan haber kanallarına tepkiler de sürüyor.
CHP’li Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Üyesi İlhan Taşcı da haber kanallarının genel yayın yönetmenlerine açık bir mektup yazarak, medya organlarının söz konusu tavrını eleştirdi.
Uluslararası haber ajanslarının 45 dakika içerisinde istifa haberini doğrulatarak verdiğini hatırlatan Taşçı, “Türkiye’de bu kadar önemli bir gelişmeyi yalnızca beş haber kanalı verdi. Sizin yönetiminde yer aldığınız yayıncılar da dahil 1775 radyo ve televizyon kanalı ise 24 saat boyunca bu istifayı halktan ve Türkiye’den gizledi” ifadelerini kullandı.
Taşcı, yayıncıların haber alma hakkını ihlal ettiğini vurguladı. Taşçı, “Bir bakanın istifasının doğrulatılmasına karşın, haberleştirilmemesi, halkın haber alma hakkının gazetecilikle bağdaşmayan gerekçelerle engellendiği durumunu ortaya çıkarır ki, istifa akşamı yaşananlar tam da budur” ifadelerini kullandı. Taşcı, mektubunda şu ifadelere yer verdi:
“Sayın meslektaşım, Yayıncılık sektörünü düzenleme ve denetlemekle yetkili RTÜK’ün gazeteci kökenli bir üyesi olarak Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak’ın istifasının ardından ortaya çıkan yayıncılık krizi hakkında görüş, tespit ve temennilerimi paylaşmak için bu mektubu kaleme aldım.
Sayın Albayrak, kişisel instagram hesabından 8 Kasım 2020 tarihinde görevinden istifa ettiğini açıkladı. Uluslararası haber ajansları, 45 dakika içerisinde istifa haberini doğrulatarak, dünyaya duyurdu.
Türkiye’de bu kadar önemli bir gelişmeyi yalnızca beş haber kanalı verdi. Sizin yönetiminde yer aldığınız yayıncılar da dahil 1775 radyo ve televizyon kanalı ise 24 saat boyunca bu istifayı halktan ve Türkiye’den gizledi.
HALKIN HABER ALMA HAKKI ENGELLENDİ
Bu tavrın basının varlık nedeni olan kamuoyunu bilgilendirme ilkesine aykırı olduğu çok açıktır. İstifanın duyulmasının ardından bir saat içerisinde tüm haber merkezlerinin bu haberi teyit ettiği bildiğimiz bir gerçektir. Bir bakanın istifasının doğrulatılmasına karşın, haberleştirilmemesi, halkın haber alma hakkının gazetecilikle bağdaşmayan gerekçelerle engellendiği durumunu ortaya çıkarır ki, istifa akşamı yaşananlar tam da budur.
Kuşkusuz ne bir RTÜK üyesi olarak ben, ne de Üst Kurul kurumsal olarak sizlerin editöryal kararlarınıza müdahale edemez. Hatta bizim üyeler olarak, RTÜK’ün de kurumsal olarak varlık nedeni yayın kuruluşlarınızın, kamu yararını gözeterek, ifade, basın özgürlüğü ve yurttaşların haber alma hakkını en demokratik biçimde kullanılmasını sağlamaktır.
Anayasa, ‘basının sansür edilemeyeceğini’ güvence altına almıştır. Aslında sizlerin en büyük güvencesi tartışmasız Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’dır. RTÜK Yasası da yayın hizmetlerinin ‘tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkelerini esas almak ve toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel olmamayı’ benimser. Ayrıca yasa, Üst Kurulu ‘ifade ve haber alma özgürlüğünün’ sağlanması için gereken önlemleri almakla da öncelikli olarak sorumlu ve görevli kılar.
'GAZETECİ ELDE ETTİĞİ HABERİ YAYINLAMAMA KEYFİYETİNE SAHİP DEĞİLDİR'
İfade özgürlüğü, aynı zamanda haber alma, haberi edinme hakkını da kapsar. İnsanları haberdar etme hakkını yerine getirmek de gazetecilerin görevidir. Görevi kamuyu bilgilendirmek olan gazeteci, elde ettiği haberi yayınlamama keyfiyetine sahip değildir.
Bakanın istifasını haberleştiren televizyon kanallarının, ifade özgürlüğüne saygılarını da bu yolla belirtmiş olduklarını kayda geçirmekte yarar var. Böylesi bir haberin doğru olduğunun bilinmesine karşın saatlerce görmezden, duymazdan gelinerek yayınlamaktan sakınılması, 83 milyon yurttaşın haber alma hakkının ihlali; bilmesi ve görevi olmasına karşın haberi vermeyenler açısından da gazetecilik mesleğine ihanet anlamına gelir. Unutulmamalıdır ki, basın ve ifade özgürlüğü uğruna Türkiye’de onlarca gazeteci canlarıyla bedel ödemiştir.
Sizlerden beklenen gazetecilik mesleğinin evrensel kurallarına uymak, ülkede yaşananlara kulak tıkamamak, hakikati yok saymamak, olup biteni görmezden gelmemek ezcümle; gerçeği yalnızca gerçeği izleyicilerle paylaşmaktır. Bu gerçeğin nasıl paylaşılacağı sizin kararınızdır. Ama paylaşılmaması halkın haber alma hakkının ihlalidir.
Hem bir meslektaşınız, hem de 83 milyon yurttaşımızın ülkesinde ve dünyada olup bitenleri öğrenmelerini güvence altına almakla görevli RTÜK’ün bir üyesi olarak, halkın haber alma hakkını koruma konusunda daha duyarlı davranacağınızı umarak, sizlere iyi dileklerimi sunar, yayınlarınızda başarılar dilerim."