Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok, gıda fiyatlarındaki artış, yaş meyve ve sebze ticaretinin düzenlenmesinde köklü değişiklikler öngören Hal Yasası ile ilgili değerlendirmede bulunduğu bugünkü yazısında ilgili bakanlıkların neden konuya ilişkin daha fazla ekranlara çıkmamasını eleştirdi. Altınok, “Acaba söyleyecek sözleri mi yok? Yoksa her meselede "Nasıl olsa Reis konuşuyor, bu yükü de bizim yerimize omuzluyor" diye mi düşünüyorlar?” diye sordu.
Gıda fiyatlarındaki artışın 1/3’nünmanipülasyonundan kaynaklandığı konusunda herkes hemfikir olduğunu yazan Altınok, “Emeğin büyüğünü veren çiftçinin 1 TL'ye sattığı kuru soğanın market tezgâhına 6-7 katı etiketle koyulmasının izahı yok. Dolar aylardır sabit... Mesele mazot gibi maliyetlerse, bunlar çiftçinin de maliyeti. Hatta çiftçinin üzerinde, üretim maliyetlerinde aslan payını oluşturan gübre gibi kalemlerdeki fahiş artışların yükü de var. Bu yüzden yıllardır adı bir hayalet çözüm umudu olarak ortalıkta dolaşan Hal Yasası heyecanla bekleniyor.” diye yazdı.
Hal yasasının kartel haline gelmiş marketlerle çalışıp tüketiciyi soyan hallerdeki mafyatik yapılanın devre dışı bırakılıp gıda fiyatlarında en az 1/3’lük indirim sağlamasının beklendiğini yazan Altınok, yasayla ilgili TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Yunus Kılıç’ın "Büyükşehirlerde tek olan hal sayısı artırılacak. Bunun için belediyelere arazi dahil pek çok destek verilecek. Hallerde mafyanın doldurduğu odalar boşaltılacak, yerleri üretici ve kooperatif temsilcilerine verilecek. Böylece tekel kırılıp bir rekabet ortamı oluşacak. Zincir marketlerin doğrudan tarladan değil, hallerden mal alması sağlanacak. Bu şekilde hem üretici korunacak, angarya tipi üretim çarkından kurtarılacak hem de gıda fiyatları daha uygun hale gelecek.” açıklamalarına yer verdi.
Altınok, şöyle devam etti:
"Yunus Kılıç gibi meseleye kafa yoran, sorunu tespit eden, eleştirileri olgunlukla karşılayıp cevaplayan entelektüel siyasetçiler, ilgili bakanlar niçin ekranlarda daha fazla görünmüyorlar, anlamıyorum.
Acaba söyleyecek sözleri mi yok?..
Yoksa her meselede "Nasıl olsa Reis konuşuyor, bu yükü de bizim yerimize omuzluyor" diye mi düşünüyorlar?
Seçmenin, en önemli gündemi hakkında topa girmeyen, ıslık çalan seçilmiş temsilcileri için ne düşündüğünü sanırım söylememe gerek yok.”