Danıştay 10. Dairesi’nin 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptal edilmesinin ardından AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Diyanet’e devredilen Ayasofya’da ilk Cuma namazı kılınmıştı. Erdoğan ve kabine üyelerinin katıldığı namazda Cuma hutbesini Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş okumuştu. Erbaş, “Fatih Sultan Mehmet Ayasofya’yı cami olması için vakfetti. Bizim inancımızda vakıf malı dokunulmazdır, dokunanı yakar! Vakfedenin şartını çiğneyen lanete uğrar” ifadelerini kullanmıştı.
CHP eski Milletvekili Şahin Mengü de Ali Erbaş'ın sözleri hakkında suç duyurusunda bulundu.
Mengü'nün suç duyurusu şöyle: "Şüpheli Ali Erbaş, halen Diyanet İşleri Başkanı olarak çalışmaktadır. 24.07.2020 tarihinde Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılması sırasındaki Cuma hutbesi Ayasofya’da şüpheli tarafından okunmuştur. Diyanet İşler Başkanlığı tarafından hazırlanan Cuma hutbesinden farklı olarak şüpheli hatip, “Fatih Sultan Mehmet Ayasofya'yı cami olması için vakfetti. Bizim inancımızda vakıf malı dokunulmazdır, dokunanı yakar. Vakfedenin şartını çiğneyen lanete uğrar.” sözlerini sarf etmiştir Bilindiği üzere Danıştay 10. Dairesi’nin 02.07.2020 tarih 2016/16015 E. 2020/2595 K. sayılı kararıyla Ayasofya’nın müze olarak kullanılmasına dair 24.11.1934 tarih 2/1589 sayılı Bakanlar Kurulu kararı iptal edilmiştir. Söz konusu dava halen devam etmektedir.
İptal kararında Bakanlar Kurulu kararının, vakıf senedinde yer alan iradeye aykırı olarak Ayasofya’nın müze olarak kullanımı konusunu içerdiği vakıf senedine aykırı işlemin hukuka aykırı olduğu savunulmuştur. Söz konusu Bakanlar Kurulu kararında Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk ile birlikte dönemin Başbakanı ve 11 Bakanın da imzası vardır.
Şüpheli Ali Erbaş, 24.07.2020 tarihli sözlerinde 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararında vakfedenin iradesine aykırı bir biçimde karar aldığı ileri sürülen Bakanlar Kurulu kararında imzası bulunan kişileri hedef almıştır.
Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk’ün yanacağı, lanete uğrayacağını içeren bu sözler kabul edilebilir değildir.
5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun md. 1 hükmüne göre Atatürk’ün hatırasına hakaret eden kimse cezalandırılır. Aynı Kanunun 2. maddesi hakaretin, umuma açık yerlerde gerçekleşmesini artırıcı neden olarak saymıştır. Şüpheli Ali Erbaş, umuma açık alanda başta Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararında imzası olanları hedef almıştır. Bir idari kararın eleştirilmesi pekala mümkündür. Hatta bir idari karar hukuka aykırı da olabilir. Ancak hiç kimsenin bu idari kararı veren kişilere hakaret etme hakkı yoktur. Şüphelinin sözleri eleştiri sınırlarını aşan ve kişinin onur, şeref ve saygınlığını ihlal eden niteliktedir. Yargıtay 18. Ceza Dairesi’nin 25.10.2017 tarih 2015/35300 E. 2017/11804 K. sayılı kararında “sanığın “lanet olsun böyle meclis üyelerine böyle adi adamlar belediyenin yüz karası, şeklindeki paylaşımının kişinin onur şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta” olduğu vurgulanarak sanıklar hakkında hakaret suçundan dolayı verilen beraat kararı bozulmuştur. Bu kararda bahsi geçtiği üzere lanet okuma şeklindeki sözler kişinin onur, şeref ve saygınlığı zedeleyerek hakaret suçuna vücut verir.