Sedat Peker: Koronaya yakalandım, hastalığım ağır geçiyor

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in koronavirüse yakalandığı söylenmişti. Peker, bu iddiayı doğruladı ve hastalığı ağır geçirdiğini, akciğerinde bir bölgeye nüfuz ettiğini söyledi.

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in koronavirüse yakalandığı söylenmişti. Peker, bu iddiayı doğruladı ve hastalığı ağır geçirdiğini, akciğerinde bir bölgeye nüfuz ettiğini söyledi.

Tüm ailesi ve evinde çalışanların koronoya yakalandığını söyleyen Peker, hakkında iddialar ortaya atan bazı kişilere de isim vermeden hakaretler etti.

Peker'in açıklamaları şöyle:

Kıymetli dostlarım, öncelikle hepinizin mübarek Kurban Bayramı’nı kutlarım. Bu kutsal günlerin Yüce Milletimize, tüm İslam alemine, ayrıca da dünyada yaşayan tüm iyi insanlara esenlikler ve mutluluklar getirmesini Yüce ALLAH’tan dilerim.

Bulunduğum ülkede covid vakalarının çok az olduğu bilinmekte.Benim şansıma evdeki 3 görevli yardımcı bayan, 2 güvenlik görevlisi arkadaş, Türkiye’den beri yanımda olan bir yol arkadaşım,oğullarım Celalhan ve Boğaçhan,sevgili eşim,küçük kızım Mila ve ben corona virüse yakalandık.

Benim hastalığım biraz ağır geçiyor, akciğerimde küçük bir bölgeye de nüfuz etmiş ancak Yüce ALLAH’ın izniyle bize bir şey olmaz. Biz ne savaşlar gördük, bunlar bize olsa olsa tatbikat olur. Sizlerin duası ve Yüce ALLAH’ın yardımı bizimle olduktan sonra hiçbir şey olmaz.

Bazı onursuz, namussuz, şerefsiz, kahpe kursağında büyümüş, kendini gazeteci zanneden yaratıklar yine benim anlaşma yaptığımı söylemişler. Kıymetli dostlarım namus sahibi olan gazetecileri bir kenara ayırıyorum, bu şerefsizler de en az namusları maaşları kadar olan şerefsiz  gazetecilerle aynı karaktere sahipler. Bu kahpelere söyleyeceğim söz şudur: Ben eğer anlaşma yapmayı düşünseydim normal Türkiye’ye gelirdim, hiç ağzımı da açmazdım. En fazla yatacağım bir kaç aydı. Beni küçültmek istediler dedim, “Beni öldürmek belki mümkündür, küçültmek asla mümkün değildir.” diyerek savaşımı başlattım. Bu kahpeler, namussuzlar “Bu adam tanımadığı ülkelerde ailesi ile çocukları ile beraber ne yer ne içer, hangi baskıları yaşar, kendisi güvende midir?” diye düşünmez de “Türkiye’de bu adamın yakınlarına bunca eziyetler ediliyor, bu adam hala geri adım atmıyor.” demezler; sanki ben YouTuber’mışım veya fenomenmişim ya da anlattığım şeyler masalmış gibi 3 güne bir yeni bir şey anlat diyorlar.

Ulan kahpeler, biz ailemizin, yanımızdaki arkadaşlarımızın, evlatlarımızın, kendimizin can derdine düşmüşüz. Bunlar hala daha oyun zannediyorlar. Şerefsiz köpekler, sözde gazeteciler (namuslu olanlar baş tacı), ben bu kadar anlattım da ne yaptınız?

Tarihin en büyük skandalı olarak kabul edilen Amerika Başkanı Nixon’ı istifaya zorlayan Watergate Skandalı’nı, bir ufak hırsızlık vakasını gazetecilik yaparak eşeleyen iki gerçek gazeteci başarmıştır.

Kıymetli dostlarım benim anlattıklarımdan en az 50 tane hükümet düşerdi ancak bizim gazetecilerin çoğunun namusu aldığı maaş kadar.Büyük bir kısmı da gazetecilik yapıp bu olayları araştıracağına (hepsi de delilleri ile doğrulanmış olaylar) ağızlarından çıkan tek şey “anlaştı”. Ben kendimi genç kardeşlerimizin gözünde bitirecek böyle bir kahpeliği asla yapmam. Gerçi ne yazık ki genç kardeşlerimiz de verdikleri söze sadık kalmadılar. Olayın magazine dönmesine izin verdiler. Hele bir tane namussuz gazeteci tartışma programında (bu gazeteci sözde muhalif bir gazeteci): “Zaten Sedat Peker gibi insanların lafına güvenilmez.” demiş. Bu tip yaratıkları bence anneleri tuvalette sıçarken yanlışlıkla doğurmuşlar; vicdandan, empatiden, duygudan yoksun olan köpek herif. Kıymetli dostlarım Yüce ALLAH’a yemin olsun benim şerefim söz konusu olduğunda, biri aileme saygısızlık yaptığında Azrail’le bile pazarlık yapmam, krallarını tanımam! Bayram gününde böyle kötü sözler söylemek istemezdim.

Eğer ki ölçüyü kaçırdıysam, şu an çok ağrı yaşıyorum lütfen buna verin. Bizim kaşar sülüman tüm bu rezilliklerine rağmen yalandan gözyaşı döküyormuş. Şehitlerimiz için bunun döktüğü gözyaşlarının tek sebebi ileride tutuklanacak olması ve poliçe seslerini duyamayacak olmasıdır.

kaşar sülü ne senle ne de senin bu şerefsizlikleri yapabilmen için senin o bakanlıkta olmanı sağlayanlarla benim o hesabım bitmez, yemin ederim bitmez!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri

2024 Bedelli Askerlik Ücretinde Zam Beklentisi: Başvurmayanlar 6 Ay Sonra Daha Fazla Ödeyecek!
Türkiye'nin Medya Özgürlüğü Durumu Endişe Verici: RSF 2024 Raporu
Kahramanmaraş Depremi Davası: Yıkılan Blokta 103 Kişinin Ölümüyle İlgili Duruşma Ertelendi
Ali Yerlikaya, 1 Mayıs sonrası yapılan ev baskınlarının görüntülerini paylaştı
New York’ta Rıza Sarraf ve Halkbank aleyhine açılan tazminat davası beklemeye alındı