Sınıf Tavrı Emek Araştırmaları Komisyonu, İşçi Eylemleri Takip Raporu'nun ilkini yayımladı. Yayımlanan rapoda işçi eylemlerinin yüzde 69,1’inin ücret alamama ya da eksik yatırılan ücretler nedeniyle çıktığının gözlendiği kaydedilirken, ekonomik kriz nedenli daralma gerekçesiyle işten çıkartılma kaynaklı eylemlerin ikinci sırada yer aldı. Raporda, eylemlere katılanların yüzde 17,9’unun işten atılma nedeniyle eylemlere katıldığına dikkat çekildi.
Kasım ayında gerçekleşen eylemlerin çarpıcı sonuçlarından bir tanesi de eylemi gerçekleştiren işçilerin yüzde 74,5’i sendikasız olmasıdır. Rapoda özetle şu ifadelere yer verildi:
Kasım ayındaki eylemlerin çarpıcı sonuçlarından bir tanesi eylemlerin genel olarak kendiliğinden gerçekleşmesiydi. Eylemlere katılan işçilerin yüzde 74,5’i sendikasız bir biçimde eyleme başladı. Bu eylemlerin kaç tanesinin daha sonra sendikalı olarak yola devam ettiği bilinmiyor.
Eylemlere katılan tüm işçilerin yüzde 9,0’u Petrol-İş, yüzde 8’i Demiryol-İş, yüzde 2,4’ü Gıda-İş, yüzde 2’si TÜMTİS, yüzde 0,8 Nakliyat-İş, yüzde 0,6 Öz İplik-İş, yüzde 0,4 ise İYİ-SEN olarak kaydedildi.
Konfederasyonlar açısından değerlendirildiğinde ise toplam eyleme katılanların yüzde 21,2’si Türk-İş, yüzde 3,4’ü DİSK, yüzde 0,6’sı Hak-İş, yüzde 0,4 ise Bağımsız sendikalar olarak kaydedildi. Öte yandan, sendikalı işçiler arasında konfederasyonların yüzdesi değerlendirildiğinde, Türk-İş yüzde 83,1 ile açık ara önde. DİSK yüzde 13,2 Hak-İş yüzde 2,3 ve yüzde 1,4 ise bağımsız sendika olarak kaydedildi.
Eylemlerin sektörel dağılımı incelendiğinde ise ortaya kuralsız çalışma ile eylem yapma arasında bir bağ çıktı. Eylemlere katılanların sektörel sınıflandırılması yapıldığında birinci sırada tekstil, ikinci sırada inşaat, üçüncü sırada ise ulaşım sektörleri bulunuyor.
Toplam 12 farklı sektörde ise eylemler gözlemlenmiş durumda. Yüzdesel açıdan bakıldığında eylemlere katılanların yüzde 48,5’i tekstil, yüzde 11,5’i inşaat ve yüzde 11,1’i ulaşım sektöründe yer aldı. Bu sektörleri, petro-kimya sektörü yüzde 9,0 ile takip ederken, gıda sektörü de eyleme katılanların yüzde 7’sini oluşturdu.
EN ÇOK EYLEM MARMARA BÖLGESİNDE
Eylemler coğrafi olarak yaygınlık gösteriyor. 21 farklı kentte eylemler gözlemlenirken, en çok eylem İstanbul’da gerçekleşti. Eylemlerin yüzde 30,43’ü İstanbul’da, yüzde 23,3’ü Adana’da, yüzde 17,5’i Yalova’da gerçekleşti.
Eylem sayılarına göre şehirler sıralandığında ise farklı bir sonuç elde ediliyor. Adana ve Yalova’da birer tane büyük eylem gerçekleşirken, en çok eylem açık ara farkla İstanbul’da gerçekleşti. İstanbul’da 8 farklı eylem Kasım ayında kaydedildi. Öte yandan, Ankara’da 3, İzmir, Kocaeli ve Bursa’da ikişer eylem kaydedildi. Verilere göre eylemler en çok Marmara bölgesinde görüldü.
Eylemlerin önemli bir çoğunluğu örgütsüz başlarken, bu eylemlerin bir kısmı sonradan örgütlü hale geldi. Bu örgütlü hale gelen eylemler, sendikal zemin dışında gelişti. Eylemler coğrafi olarak yaygınlık gösterirken, bu yaygınlığa karşın Marmara bölgesi eylemler açısından ağırlık gösterdi. Sektörel olarak ise tekstil, inşaat ve ulaşım gibi sektörler öne çıktı. Dolayısıyla işçi sınıfı açısından sanayinin en çok geliştiği ya da krizin en fazla gözlemlendiği bölge ve sektörlerde eylemler meydana gelirken, işçi sınıfının eylem biçimi olarak da arayış içinde olduğu, klasik eylem şekillerinin giderek değiştiği gözlemlendi.
Eylemlerin sonuçları bu raporun kapsamı dışındadır. Ancak, işçi sınıfı mücadelesinin güç kazanması için Sınıf Tavrı “İnsanca bir yaşam, eşitlikçi bir düzen” mücadelesini büyüterek yola devam edecek. Bu çerçevede; işçi sınıfının örgütlenmesinin önündeki her türlü yasal kısıtlama kaldırılmalı, krize karşı işçi sınıfının kamucu bir zeminde ekonomiyi yeniden yapılandırması gerekmektedir
(Raporun tamamına ulaşmak için: İşçi Eylemleri Takip Raporu-KASIM 2018)