Ali Kaya Soysal
B grubunun ikinci maçlarının ilkinde bir önceki maçta İngiltere karşısında son dakikalarda bulduğu golle zor bela berabere kalan ve grubun "en zayıf halkası" diye tanımladığım Rusya, Galler maçından 2-1 mağlubiyetle gelen Slovakya ile karşılaştı Lille'de dün öğleden sonra kuşağında. İlk yarıda topla daha çok meşgul olan Ruslar 32'de iki pasla gelen Weiss golüne ve 45'de bence turnuvanın şimdiye kadar en şık golüne imza atan Napolili Hamsik şutuna engel olamayınca devreyi 2-0 yenik kapattı.
İkinci yarı Slovaklar harika bir taktik uyguladılar, rakibi beklediler, 80'de yedikleri Glushakov golü dışında hiç pozisyon vermediler ve amaçlarına 2-1'le ulaştılar. Bu maçla ilgili satırlarımı kapatırken bir gol ve bir gol pasıyla ( basketten futbol literatürüne giren asist terimini hiç sevmiyorum ) skora damga vuran, henüz 29 yaşındaki Marek Hamsik'ten söz etmeliyim, bu oyuncu Fransa 2016'da öne çıkan futbolcular listesinde yerini eminim alacak. Slovakya 16'lar için büyük aday son İngiltere maçı öncesi.
İSVİÇRE 16'LARA AVANTAJLI GİDİYOR
A grubunun akşam maçında Romanya ile karşılaşan büyük Alplerin küçük ülkesi İsviçre 1-1 lik beraberlikle bir üst tur için önemli avantaj yakaldadı. Kosova'dan iltica eden Arnavutların ikinci kuşağından takımının yarısını oluşturan İsviçre, Shaqiri, Lichtsteiner, Frei, Mehmedi ve Emboli gibi Avrupa'nın üst düzey kulüplerinde forma giyen yıldızlarıyla maç öncesi favoriydi. Nitekim maç boyu futbol adına olumlu her şeyi sahaya yansıttılar ve Romanya'dan çok üstündüler. Ancak 18. dakikada bir Romanya karşı atağında , bana göre gereksiz bir penaltıya sebebiyet verdiler ve Stancu'nun ayağından geriye düştüler. Ama dediğim gibi daha kaliteli bir kadroları olduğu için beraberlik golünü 57'de Mehmedi kanalıyla buldular ve kalan bölümde de üstünlüklerini sürdürdüler, belki ikinci golü bulamadılar, fakat 2 maçta 4 puanla yeni sisteme göre 16'lara çok yakınlar..
FRANSA 16'LAR İÇİN TAMAMDIR
Marsilya Veledrome'de oynanan maçta Fransa "Arnavut inadını" son 5 dakikada iki golle kırınca bir üst tura çıkan ilk takım olma ünvanını kaptı. Son dakikalara yaklaşırken 0-0 giden maçta acaba bu grupta son maçlarda neler olacak diye düşünürken Horozlar beni problemden bir ölçüde kurtardı. Ama Arnavutluka hakikaten yazık oldu. Ev sahibi güçlü , 500 milyonluk Fransa'ya 50 milyon euroluk kadronla, üstelik bir önceki maçta kırmızı gören kaptanın Lorik Cana'dan yoksun çıkıyorsun ve son ana kadar mert futbolunla bir puana yaklaşıyorsun, ama 90 ve 90+ 5'de Griezmann ile turnuva yıldızı Payet in golleriyle kaderine yenik düşüyorsun..
İkinci maçlardan sonra bir çok örneğini yaşayacağımız görüntüyü tartışalım isterseniz; A grubunda Fransa, İsviçre'ye yenilse bile aldığı 6 puanla çıkmayı garantiledi, fakat 3. kim olacak? 4 puanlı İsviçre mi, yoksa son Romanya- Arnavutluk maçının galibi mi? İşte bu noktada en önemli faktör atılacak 2. gollerdir, yani averajdır. Şu ana kadar rakiplerini iki farkla yenen iki takım var; Almanya ve Fransa. Dolayısıyla uzak farkla öndeler 16'lar öncesi. Aynı mantıkla hesap yaparsak Türkiye ortaya konulan oyun açısından farklı yenilmemiz kaçınılmaz olan Hırvatistan maçını 1-0 bitirmekle bana göre bir avantaj yakalamıştır en iyi 3. olamayanın dövülmesi gereken bir sistemde..
Son olarak, bugün 3 maç daha oynandı, dünkü yazımda sözünü ettiğim TRT'deki yorumcu eksikliği devam etti, acaba finali mi bekliyorlar, yoksa finali Cumhurbaşkanımız mı yorumlayacak eski bir futbolcu ve "bir bilen" olarak?