Trabzonspor’un unutulmaz isimlerinden Şota Arveladze’nin, geçtiğimiz ay Literatür Yayınları'ndan çıkan Stadlara Sığmayan Hayallerim kitabında, hem kişisel anıları hem de bordo-mavili takımda geçirdiği yıllarla ilgili önemli detaylara yer verildi. Şota, 1996 yılında kaçan şampiyonluk, Trabzonspor’dan ayrılış süreci ve Trabzon şehrine dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
TRABZON VE ŞENOL GÜNEŞ HAKKINDA DÜŞÜNCELERİ
Gürcü futbol efsanesi, Trabzon’u "Küçük bir şehir olmasına rağmen, insanları başarıya aç ve iddialıydı. İstanbul takımlarıyla başa baş mücadele edebilen tek ekip Trabzonspor’du" sözleriyle tanımladı. Şenol Güneş’e dair ise "Çok güçlü bir kişiliğe sahipti. Trabzonspor’da çalışmak için böyle bir karakter gerekiyordu. Sabır ve istikrarla önemli başarılar elde etti. Her zaman yanımda oldu, beni olumsuz eleştirilerden ve tepkilerden korudu" ifadelerini kullandı.
SADRİ ŞENER’İN MİSAFİRPERVERLİĞİ
Şota, Trabzonspor’da oynadığı dönemin başkanı Sadri Şener’in kendilerini Bodrum’daki yazlığına davet ettiğini ve burada harika günler geçirdiklerini anlattı. Denizde paraşüt, yat gezileri ve spor aktiviteleriyle geçen tatil sırasında Sadri Şener’in kendilerini Trabzon’da kalmaya ikna etmeye çalıştığını, ancak ayrılmaya kararlı olduklarını belirtti.
1995-96 SEZONU VE KAÇAN ŞAMPİYONLUK
1995-96 sezonunda Fenerbahçe’ye kaybedilen şampiyonluğu anlatan Şota, Vanspor maçında direkten dönen 13 şutun ve Fenerbahçe maçında yaşanan yoğun stresin altını çizdi. Abdullah Ercan’ın golü sonrası stadın adeta üzerlerine çöktüğünü hissettiğini belirten Şota, frikik pozisyonunda gol yiyeceklerini önceden sezdiğini söyledi. Maç sonrasında yaşadığı şokla, sahada 20 dakika hareketsiz durduğunu ve stattan ancak üç saat sonra çıkabildiğini dile getirdi.
TRABZON’DAKİ SESSİZLİK VE SİLAHLANMA
Şampiyonluk mücadelesinin ardından Trabzon sokaklarında yaşadığı olayları da anlatan Şota, şehirde her iki kişiden birinin silahlı olduğunu ve insanların olağan dışı bir şekilde hareket ettiğini ifade etti. İkinci gün ise Trabzon’un ölüm sessizliğine büründüğünü, bu durumun bir matem evindeki sessizlikten bile daha ağır olduğunu belirtti.
MEHMET ALİ YILMAZ DÖNEMİ VE AYRILIŞ SÜRECİ
Trabzonspor’dan ayrılış sürecine değinen Şota, Mehmet Ali Yılmaz’ın başkan olmasıyla kulüpte her şeyin alt üst olduğunu söyledi. Yılmaz’ın kararlarıyla kulübün gücünü kaybettiğini ifade eden Şota, Beşiktaş yenilgisi sonrasında Şenol Güneş’in görevden alınmasıyla yaşadığı üzüntüyü şu sözlerle dile getirdi: "Şenol Güneş, beni Trabzonspor’a kabul eden ve başarılı olmam için çaba harcayan ilk kişiydi. Vedalaşırken ikimiz de ağlamak üzereydik."
Şota, Yılmaz Vural’ın teknik direktörlüğe getirilmesinin ardından Trabzonspor’un eski yapısını kaybettiğini ve kulüpte mali krizlerin başladığını anlattı. Sözleşmesinin bitmesine rağmen kendisiyle kimsenin görüşmediğini belirten Şota, Vural ile aralarının iyi olmadığını, taraftar desteğinin de Vural tarafından hoş karşılanmadığını ifade etti.
SÜPER KUPA MAÇINDA KADRO DIŞI KALMA
Ligin son maçında oyundan çıkarıldığını ve Süper Kupa maçında Mehmet Ali Yılmaz’ın talimatıyla kadro dışı bırakıldığını söyleyen Şota, bu durumun artık Trabzonspor’da kalamayacağına karar vermesine neden olduğunu belirtti. Kulüpteki bu olayların ardından menajerini arayarak takımdan ayrılmak istediğini ilettiğini açıkladı.