Son olarak Habertürk yazarı Bülent Aydemir, Soylu'nun geçtiğimiz günlerde yapmış olduğu açıklamaları ve Ekrem İmamoğlu'nun görevinden alınması ihtimalini Danıştay üyelerine sordu. Danıştay üyelerine göre; Soylu'nun açıklamaları yasalara uygun değil.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında 2018 yılında YSK Başkanı ve Üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle hakkında hava açılmıştı. Yaklaşık üç buçuk yıldır devam eden dava 14 Aralık'ta sonuçlandı. İmamoğlu hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasak hükmü verildi.
Yalnız bu kararının hükmünün gerçekleşebilmesi için yerel mahkemenin verdiği kararın istinaf ve Yargıtay'da da onanması gerekiyor.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçtiğimiz günlerde CNN Türk'te konu ile ilgili olarak açıklamalarda bulundu. Soylu, 'hakaret' suçundan yargılama yapıldığı için İmamoğlu’nun görevden alınıp yerine kayyum atanması gibi bir durumun olmayacağını açıkladı. Soylu bu uygulamaya, terör suçlarında gidildiğini ifade ederek şu şekilde konuştu:
“Burada İBB Başkanını görevden alma yetkim yok. Eğer belediye başkanı, başka bir suç işlediyse de görevden alabilme yetkim yok. İstinaf ve Yargıtay onaylarsa bir süreci daha var. Orada benim düşürebilme hakkım yok ama açığa alma hakkım var. Bir belediye başkanı Danıştay’ın kararı olmadan düşmez. Açığa alma kararı ayrıdır, görevden düşme kararı farklıdır. Açığa alındığında bir hafta 10 gün içerisinde Vali, İBB Meclisini göreve çağırır. Onlar vekâleten seçerler."
Soylu'nun açıklamaları yasalara uygun değil
Habertürk yazarı Bülent Aydemir ise bugünkü köşesinde bu konuyu ele aldı. Aydemir, Soylu'nun bu açıklamasının yasalara uygun olmadığını açıkladı. Hukukçulara ve İmamoğlu'nun görevden alma kararını verecek olan Danıştay üyeleriyle konuştuğunu açıklayan Aydemir, yazısında, "Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim. Konuştuklarımın tamamı İmamoğlu hakkında karar kesinleşse dahi görevden alınamayacağını söylüyor. Çünkü hakaret suçu, belediye başkanlığına engel teşkil etmiyor" şeklinde konuştu.
Aydemir'in konu ile ilgili olarak yazısının kısmı ise şu şekilde:
Dananın kuyruğunun kopacağı asıl mesele ya da yorum farkı, belediye başkanlığının sona ermesini düzenleyen Belediye Kanunu'nun 44. maddesinden kaynaklanıyor. Belediye başkanlığının ölüm ve istifa hâllerinde kendiliğinden sona erdiğini düzenleyen bu maddede şöyle deniliyor: “Belediye başkanının; a) Mazeretsiz ve kesintisiz olarak yirmi günden fazla görevini terk etmesi ve bu durumun mahallin mülkî idare amiri tarafından belirlenmesi, b) Seçilme yeterliğini kaybetmesi, c) Görevini sürdürmesine engel bir hastalık veya engellilik durumunun yetkili sağlık kuruluşu raporuyla belgelenmesi, d) Meclisin feshine neden olan eylem ve işlemlere katılması, hâllerinden birinin meydana gelmesi durumunda İçişleri Bakanlığı’nın başvurusu üzerine Danıştay kararıyla başkanlık sıfatı sona erer.
Bu maddenin “b” bendi, İmamoğlu’nu ilgilendiriyor. Yani seçilme yeterliliğini kaybeden belediye başkanının görevde olsa bile görevinin sona ereceği düzenleniyor.
"Belediye başkanının görevden alnmasını öngören bir düzenleme yok"
Peki, “seçilme yeterliliğinin kaybedilmesi” ne demek ya da bir belediye başkanının seçilme yeterliliği nedir? diye soracak olursak, işte o da milletvekili seçilme kriterlerinde düzenleniyor. Bir milletvekili hangi kriterle seçiliyorsa, o kriterler belediye başkanı seçimi için de geçerli…
Ekrem İmamoğlu’nu ilgilendiren yasanın 11. maddesinin “e” bendi diyor ki, “Taksirli suçlar hariç, toplam bir yıl veya daha fazla hapis veya süresi ne olursa olsun ağır hapis cezasına hüküm giymiş olanlar, affa uğramış olsalar bile; basit ve nitelikli zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar ile istimal ve istihlak kaçakçılığı dışında kalan kaçakçılık suçları, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma veya Devlet sırlarını açığa vurma suçlarından biriyle mahkûm olanlar, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitabının, birinci babında yazılı suçlardan veya bu suçların işlenmesini aleni olarak tahrik etme suçundan mahkûm olanlar, Terör eylemlerinden mahkûm olanlar, Türk Ceza Kanununun 536’ncı maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında yazılı eylemlerle aynı Kanunun 537’nci maddesinin birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarında yazılı eylemleri siyasi ve ideolojik amaçlarla işlemekten mahkûm olanlar…”
Bu madde de Ekrem İmamoğlu’nu ilgilendirmiyor. Çünkü bu maddede de “şahıslara ya da kamu kurumlarına hakaret” diye bir suçtan belediye başkanının görevden alınmasını öngören bir düzenleme yok.
Danıştay'dan kiminle konuşsam aynısını söylüyor
İmamoğlu kararı istinaf ve Yargıtay’dan dönebilir veya onanabilir. Bu durumda dahi, İçişleri Bakanı’nın Danıştay’a başvurusundan görevden el çektirme diye bir karar çıkmaz. Danıştay’dan kiminle konuştuysam aynı yorumda bulundu. Bu nedenle ben farklı bir karar beklemiyorum. İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı cezası kesinleşsin ya da kesinleşmesin tamamlayacak gibi görünüyor.