Evet, halkımızın önemli bir bölümü oyunu kullanırken büyük yanlışlıklar yapıyor ama…
İnsanlarımızı yeteri kadar bilgilendiremediğimiz, onları cehaletin karanlığından kurtaramadığımız için kendimizi sorgulamalıyız.
Bugün 85 milyon nüfusumuzun 60 milyonunun “Devletin sosyal yardımı” ile yaşadığını biliyor muydunuz?
İşi-gücü olmadığı, hiçbir yerden geliri bulunmadığı için devletten sosyal yardım alanların sayısı AKP döneminde 60 milyon gibi korkunç bir rakama ulaşmış…
Anavatan Partisi'nin eski Genel Başkanı ekonomist Nesrin Nas açıkladı bu ürkütücü rakamı… Eğer açıklamayı yapan Nesrin Nas gibi milletvekilliği yapmış ciddi bir siyaset insanı olmasa, inanmazdım.
Nas, AKP ile Türkiye'nin bir 5 yıl daha geçirmesinin sonuçlarının çok ağır olacağını belirterek:
“Ülkede sosyal yardımla yaşayan insan sayısı 60 milyon” dedi.
Nüfusumuz 85 milyon olduğuna göre, her üç insanımızdan ikisi sosyal yardım almasa aç kalacak demek ki!
Nesrin Nas, bir değişim olmazsa, Türkiye'nin Arjantin'leşmenin ötesinde Venezuela'ya benzemeye başlayacağı endişeleri taşıyor.
Her ay yoksulluk maaşı alan fukara ailelerin önemli bir bölümü, bu paraları kendilerine AKP Genel Başkanı'nın kendi cebinden verdiğini zannediyor ve iktidar değişirse bu yardımların kesileceğini zannediyor.
Oysa paralar, devletin yönettiği Fak-Fuk-Fon'dan ödeniyor ama fukara ne bilsin bunu? AKP'nin verdiğini sanıyor!
9 Kasım 1990'de Cumhurbaşkanı olan Turgut Özal, o tarihten bir yıl kadar önce Başbakan iken “Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu” kurmuştu.
Yoksullara yardım amacıyla kurulan bu fona kamuoyunda “Fakir Fukara Fonu”, kısaltılmış adıyla “Fak-Fuk-Fon” denilmişti.
AKP iktidara gelince bu fonu, yalnız yoksullara değil, yandaşlara da para dağıtan bir kurum haline getirdi.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun, devletten yardım alan bütün yoksul ailelere sosyal yardımların kesinlikle devam edeceğini açıklaması ve hatta:
“Onlar size ne veriyorsa ben daha fazlasını vereceğim” demesi lâzım.
Bay Kemal'in, yoksulların yanında olduğunu “Fak-Fuk-Fon”culara anlatması gerekiyor.
İYİ Parti'liden ittifaka hançer!
Millet İttifakı'nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu seçimi kazanmak için büyük gayret sarf ediyor ve takdir edilecek bir çaba gösteriyor. Fakat…
İttifakın diğer liderlerinin (Meral Akşener hariç) aynı gayreti gösterdiklerinden emin değilim.
Bazı İYİ Parti'liler Millet İttifakı'nın altını oymaya çalışıyor. Son bir örnek:
Ankara 2'nci Bölge'den milletvekili seçilen İYİ Partili Adnan Beker'in olur olmaz konuşmalarının ihanetten farkı yoktur!
Bu adam, Altılı Masa'yı yıpratmak için elinden geleni yapıyor. İşin daha hazin tarafı İYİ Parti yönetimi bu tip adamları uyarmıyor. Adamın orada-burada söylediklerine bakın:
“Bizim vatandaş, HDP-Kandil ilişkisi olan bir ittifaka yönelmedi. Olay bu kadar basit. Bizim de açıkçası seçmenle diyaloğumuzda en büyük zorluk yaşadığımız konu bu oldu.”
Tam bir bölücü, ayrıştırıcı bir ifade… Böyle düşünüyorsanız, neden Altılı Masa'ya oturdunuz?
Millet İttifakı'na saplanan bir hançerdir bu! Brütüs hançeri!
TEBESSÜM
“Kim olduğumu biliyor musun?”
Gece geç vakit, kar maskeli hırsız, iyi giyimli, şık bir adamın yolunu kesmiş ve tabancasını çekerek bağırmış:
“Ver paralarını!”
Zengin görünüşlü adam, ona küçümseyerek bakıp, kendinden emin bir şekilde cevap vermiş:
“Benim kim olduğumu biliyor musun sen? Ben önemli bir siyasetçiyim!”
“O zaman” demiş hırsız “Ver paralarımı!”
GÜNÜN SÖZÜ
Seçimde finale 7 gün kaldı ama zaman hep lâklâkla geçiyor!